Önkol Ailesi, “Oğulları Osman Önkol İçin Adalet İstiyor”

Osman Önkol(31), 2013 yılında okuduğu üniversitede, yasa dışı örgütün protesto, yürüyüş ve basit yaralamalı yüzlerce öğrencinin olduğu olaya karışmış ve mezun olduktan sonra 2014 yılında öğretmen olarak atamasını beklediği dönemde yaşadığı Urfa’daki evinde duş alırken şofben patlaması sonrası 4 ay komada kalırken, bu sırada hem ataması gelmiş, hem de üniversitedeki olaylar nedeniyle yargılanması başlamıştı.

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

DOĞAN ZELOVA -FOTOĞRAFLI (BHA)

GELİBOLU – Osman Önkol(31), 2013 yılında okuduğu Eskişehir üniversitesinde, yasa dışı örgütün protesto, yürüyüş ve basit yaralamalı yüzlerce öğrencinin olduğu olaya karışmış ve mezun olduktan sonra 2014 yılında öğretmen olarak atamasını beklediği dönemde yaşadığı Urfa’daki evinde duş alırken şofben patlaması sonrası 4 ay komada kalırken, bu sırada hem ataması gelmiş, hem de üniversitedeki olaylar nedeniyle yargılanması başlamıştı.

Osman Önkol, Bingöl Adaklı’ya Zihinsel Engelliler öğretmeni olarak ataması geldiğinde, ne yazık ki yaşadığı tahlisiz kaza sonucu komada kalması nedeniyle bu görevini yerine getiremezken, Önkol ailesinin bir yıkımı da oğullarının bu durumda iken yargılanmaya başlaması oldu.

Osman Önkol 21 yaşında yaşadığı kaza sonrası 33 dakika kalbi durmuş, ailenin son çırpınışları sonucu son kez elektro şok verildiğinde kalbi yeniden çalışmış ve 4 ay kaldığı komadan çıktığında, beyne oksijen gitmemesi nedeniyle ne yazık ki % 99 zihinsel engelli olarak yaşamına devam etmek zorunda kalmış.

Osman Önkol, bundan sonra bir bebek gibi her ihtiyacı halen ailesi tarafından karşılanmak zorunda kalırken, 2014 yılında başlayan ve aradan geçen 9 yıl sonunda 31 yaşında olan ve % 99’luk engelinde bir gelişme olmazken mahkemesi de halen devam ediyor.

Önkol ailesinin yakın dostları İngiliz vatandaşı 44 yaşındaki Adam Jayson ailenin yaşadıklarını ve öğretmen ataması olmadan kısa bir süre önce Osman Önkol’un yaşamını ve başına gelenleri şöyle anlatıyor.

“Ben İngiliz vatandaşı Adam Joysun. 20 yıldır Türkiye’ye gelirim. Türk toplumunu çok seven biriyim. Eşimde Türk’tür. Türkçeyi konuşmaktan zevk alan, toplumun içinde dolaşmaktan zevk alan bir vatandaşım. Ben Osman’la tesadüf eseri tanıştım. Benim öğretmenimdi. Halende benim için bir öğretmendir. Bana ne öğretiyo. Bana daha insanlığın ölmediğini, sevginin daha ölmediğini öğretiyo. Osman’ı bugün o kötü olaydan hayattan tutan tek şey Osman’ın o güzel kalbinin hala sevgi dolu olması” diyen Jonsun sözlerine Osman’a gösterdiği sevgi dolu bakışlarla sürdürdü.

“Osman üniversiteyi Eskişehir’de bitirdikten sonra, atanmayı bekleyen bir öğretmendi. Atanmasına 3 gün kala bu kazayı geçirdi. Atanması geldiğinde maalesef Osman hastanede komadaydı. Tabi bu bir kader, bunu biz sorgulayamayız ama, zihinsel engelliler için yola çıkmış idealist bir öğretmendi. Maalesef onu ben üzülerek öğrendim. Şöyle söylemek istiyorum. Bizler gençken hataları yapan insanlarız. Zaten hata yaparak insan olgunlaşır. Mühim olan hatayı anlamaktır. Maalesef ben Osman’ın acı bir hikayesine şayet olmak zorunda kaldım. Ben açıkça söylemek gerekirse ben Osmanlı tarihini bilen, Türk kanununun yüce vicdanını bilen bir yabancıyım. Türkiye’ye ne zaman gelsem merhamet, sevgi misafirperverlikle karşı karşıya kalan insanım. Bugün burada olmamın ve bu konuşmayı yapmamın sebebi de bu. Bence hatalardan herkes geri dönebilir diye düşünüyorum. Osman gençliğinde üniversite öğrencisi iken protestolara katılmış ve katıldığı protestolardan dolayı halen de yargılanıp, hapis cezası almak üzere. % 99 zihinsel engelli birine  bu cezayı vererek, insanlığı cezalandırmış oluyor. Zaten hayat Osman’a bir ceza vermiş maalesef. Onun ruhu şuan kapalı bir oda içerisinde. Siz kapalı olan bu ruhlu bedenide habise koyarsanız, ben inanıyorum ki bu sefer insanlığı cezalandırmış olursunuz. Kamu vicdanını o zaman rahatlatmış olmuyoruz. Ben inanıyorum ki, Türk hükümeti, Türk halkı vicdanlıdır, merhametlidir. Osman  kardeşimin cezalandırılmasını ben istemiyorum. Çünkü o zaman hukuk, Türk hukuku yara almış olur, ceza almış olur. Kamu vicdanı bu sefer yaralanmış olur. Burdan benim sesimi duyanlar bununla ilgileneceğini biliyorum. Lütfen Osman için adalet diyorum” dedi.

Önkol ailesi ise, kazadan dolayı zihinsel engelli kaldığı için kendini savunamayan ve üzerine atılı suçların dahi ne olduğunu anlayamayan, olaya karışan yüzlerce öğrencinin kendisini savunamadığı için bütün suçları Osman Önkol’a atmaya çalıştıklarını söylerlerken, “1.5 yaşındaki bir çocuğun zekası olan ve hiçbir hareketi, beslenmeyi, temizlenmeyi bağımsız olarak yapamayan bu kişinin bunca yıldır yargılanmasını anlayamadık” diyorlar.

 

Önkol Ailesi, “Oğulları Osman Önkol İçin Adalet İstiyor”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir