“Küresel Kaynama Çağı Başladı”
Zeynep Sude YEŞİL – Eren TURAN/ANKARA – BHA
“Turuncu Bayrak” tarafından düzenlenen ‘İklim Dostu Turizm Ankara Zirvesi’nde; Antalya’da kararlaştırılan 2030 yılına kadar bir milyar ton sera gazı salınımı önleme hedefi ile yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi vurgulandı. Etkinliğe; Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı ve Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) Başkanı ve Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkan Yardımcısı Süleyman Basa,, Turuncu Bayrak Kurucusu Ali Akgün, OtelZ ve Turizm Otel Yöneticileri Derneği(TUROYD) Başkanı Savaş Çolakoğlu, sektörün önemli paydaşlarından Türkiye Aşçılar Federasyonu (TAFED) Başkanı Zeki Açıköz katılım gösterdi.
“Gıda İsrafının Yüzde 40’ı Otel ve Restoranlarda Gerçekleşiyor”
Gıda israfının önüne geçmeyi amaçladıklarını söyleyen Turuncu Bayrak Kurucusu Ali Akgün, “Gıda israfında dünyada Kongo ve Meksika’dan sonra üçüncü sıradayız. Gıda israfının yüzde 40’ı otel ve restoranlarda gerçekleşiyor. Amacımız teknoloji çözümleri ve farkındalık çalışmalarıyla atığı yüzde 70’e varan oranda azaltmak. Sektörün öncü STK’leriyle yaptığımız çalışmalar ve uygulamalarla 2030 yılına kadar milyarlarca ton gıda kurtarılacak. ‘İklim Dostu Uygulama’ sayesinde hem müşteri memnuniyeti yükselecek hem de Türkiye’nin marka algısı güçlenecek” dedi.
Çeşitli farkındalık çalışmaları yürüttüklerini belirten Akgün, “Otellerdeki çalışmalarımızı desteklemek amacıyla ‘iklimist’ adı altında bir de iklim haber sitesi kurduk. Yıl boyu çeşitli farkındalık çalışmalarıyla bireylerde iklim dostu farkındalığı yaratmaya çalışıyoruz. İklim Dostu Uygulamaların içerisinde kompos üretimi, kendi kendine yetebilen işletme, yerel satın alma ağı, gezegen dostu menü, atık yönetimi, etkin kaynak kullanımı gibi çeşitli alanlarda onlarca çözüm ve uygulama bulunmakta. Turuncu Bayrak olarak seyahat deneyiminin tümünde çevre dostu uygulama ve teknolojilerle sorunu kökten değiştirmeye odaklandık. Uzun yıllar süren saha çalışmaları ve bilim insanlarından aldığımız danışmanlıklarla uygulamanın sosyopsikolojik, ekonomik, çevresel birçok boyutunu çalıştık” ifadelerini kullandı.
“Bugüne Değil Aslında Geleceğe Odaklanmalıyız”
İklim dostu şehir olmak için kalıcı çözüm yollarına başvurulması gerektiğini söyleyen Turizm Otel Yöneticileri Derneği (TUROYD) Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Çolakoğlu, “Kent Konseyi, şehrin yönetilmesine, şehrin gelişimine katkı sunan faaliyetlerin yürütüldüğü en değerli kurumlardan bir tanesi. Ülkemizde turizmden elde etmiş olduğumuz gelir ve rakamlara baktığımız zaman bu iklimin turizm için ne kadar değerli ve önemli olduğunu fark edebiliyoruz. 2022 rakamlarına baktığımız zaman ülkemizde; 20 bin 534 tane Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı tesisimiz var, Bu ne demek? 860 bin tane odamız var, bir milyon 810 bine yakın da yatağa sahibiz. Olumsuzlukların yüzde 30, yüzde 40’a yakını yiyecek içecek işletmelerinden, konuklama tesislerinde yapılan tüketimler sonucu ortaya çıkmaktadır. Güne değil, bugüne değil aslında geleceğe odaklanmalıyız ve köklü çözümler üretebileceğimiz birtakım aktivitelerde bulunmamız gerekiyor. İşte iklim dostu olmak, iklim dostu şehir, iklim dostu otel olmak da köklü çözümlerin bir tanesi. 2023 yılı ve bundan sonraki süreç içerisinde iyi analizler yapmamız gerekir” açıklamasında bulundu.
“Yenilenebilir Enerji Kaynaklarına Ağırlık Vermeye Mahkumuz”
Yenilenebilir enerji kaynaklarının öneminden söz eden Ankara Kent Konseyi Başkanı ve Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, “İklim değişikliği sadece çevre krizi değil, ticaretten ulaşıma, sanayiden gıdaya, enerjiden eğitime kadar pek çok alanı ilgilendiren bir kalkınma ve var olmadır. Bu kapsamda; elektriğini güneş panellerinden üreten, atık sularını arıtan, atık yağını toplayan bir kent olma mecburiyetimizi tekrar birbirimize anlatacağız. Sanayi bölgelerinin yeşil bölgeler haline getirilmesi olmazsa olmazımız. Bunun için yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık vermeye mahkumuz artık.1950 yılında dünya nüfusunun yüzde 30’u kentlerde yaşıyordu. Günümüzde yüzde 50’yi aştı, 2030 yılına varıldığında yüzde 60’a ulaşacak. Kentte yaşayan insan sayısının artması, kaçınılmaz olarak karbondioksit salınımını artırıyor” şeklinde konuştu.