Binali Yıldırım, BAİBÜ Akademik Yılı açılışına katıldı
Bolu/Tevhide İrem ZORLU – BHA
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi akademik yılı açılında Binali Yıldırım konuk oldu. Hukuk Fakültesi temel atma töreninde de bulunan Binali Yıldırım binanın tamamlanmasından sonra hem morfoloji binası hem de hukuk fakültesi binasının açılışı ve akademik yıl açılışı için Bolu’daydı.
Açılışa katılan isimler arasında AK Parti Bolu Milletvekili Yüksel Coşkunyürek, AK Parti İl Başkanı Suat Güner, Bolu İl Emniyet Müdürü Ercan Dağdeviren, Düzce Üniversitesi Rektörü Nedim Sözbir, Bolu Valisi Erkan Kılıç da vardı.
Açılış saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından İklim Elçisi öğrencisi konuşma yaptı. Güzel Sanatlar Fakültesi açılışa özel düzenlediği konserde birçok ezgiyi seslendirdi. İzzet Baysal Vakfı Başkan Vekili Ahmet Baysal’ın mesajını okudu. Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Mustafa Alişarlı’nın konuşmasının ardından AK Parti Milletvekili Yüksel Coşkunyürek ve Bolu Valisi Erkan Kılıç da konuşma yaptı. Son konuşmayı Binali Yıldırım yaparak önemli konulara değindi. Konuşmacılar Cumhuriyet’in 100.yılını da unutmadı.
Alişarlı Üniversite’nin Projelerini Anlattı
Üniversitenin sağladığı katkılar ve öğrencilere yönelik faaliyetleri anlatan Mustafa Alişarlı, “Yükseköğretim Kurulunun belirlediği ilkeler çerçevesinde meslek yüksekokullarına yönelik uygulanmalı iş yeri eğitimi üç artı bir eğitim modelini uygulamaya geçirdik. Ve bunu teknik bilimlerin meslek yüksekokulunun ilk bölümlerini Bolu Organize Sanayi’de Üniversitedeki laboratuvarımızın işlemlerini Bolu Ticaret ve Sanayi Odamızla birlikte yürütmekteyiz. Bu kapsamda ayrıca kamu üniversite sanayi iş birliğine katkı sağlayarak kamu üniversite sanayi projesiyle, akademisyenlerimiz, akademik birikimlerini Bolu sanayisinin ihtiyacı olan alanlara aktarmaktadırlar. Bunun yanı sıra ailelerimizi ve anne adaylarımızdaki uygulamalı eğitimler düzenlemektedir. Bu program ile halk üniversiteliyle birleşme sağlıyor. Öğrencileri sanatsal ve sportif faaliyetleri eğlenceli aktivitelere, programlara katılarak üniversite, uluslararası öğrenciler ve sporcularla tanışmaları sağlamış. Felaket olarak altı şubat depreminden sonra üniversitenin çabaları ile kalitede kurumların desteğini iki adet kamu bandını mobil takvimi tedarik ederek afet bölgelerinde kullanmak üzere ortak kullanım kurulu gerçekleştirilerek Türk Kızılay’ına sağlamıştır” dedi.
“Başka yaşayacak yerimiz yok”
Mevsim değişiklikleri ve mevsimlerin birbirinin içine girmesiyle oluşan tehlikeden ve atılan adımlardan bahseden Yıldırım, “Adeta ilkbahar, sonbaharın kaybolması yazın ortasında kış kışın ortasında yaz yaşanması ve dünyanın her yıl biraz daha ısınması gelecek tehlikeyi işaret ediyor. Paris iklim değişikliği anlaşması bin bir zorlukla imzalandı. Asıl bundan sonraki süreç önemli. Burada karbon ayak izinin azaltılması için her ülkeye görev düşüyor. Ancak burada da bir dengesizlik var. O dengesizlik nedir? Dünyamızı bu hale getiren endüstrileşmiş ülkeler yani küresel ısınmanın iklim değişikliğinin sebebini de nedenini de gelişmiş ülkeler teşkil etmesine rağmen faturayı fakir ülkelere ödetmek istiyorlar. Asıl kavganın kaynağı da budur. Ve bu yıllarda karbon ticareti başlıyor. Karbon ticaretinin amacı hava yerleri üretim yaptığımız üretimde eğer atmosfere yaptığınız karbon salınımı yüksekse size fatura kesiliyor. Veya o fatura kadar düşük alınıyor. Yani hava iklim değişikliğinin göbeğinde yer alan ülkeler bir de size bunun bedelini ödemek için fatura kesiyor. Böyle de bir talihsiz ve dengesiz durumla karşı karşıyayız. Başka yaşayacak yerimiz yok. Bu dünya bizim. Biz Türkiye olarak iklim değişikliği konusunda hem üniversitelerimizde hem günlük hayatımızda bireysel olarak, devlet olarak gerekli bilgilendirmeyi, farkındalığı arttırırken diğer yandan da adımları atıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Türkiye olarak çok daha tetikte olmamız gerek”
Gazze ve Filistin arasında olan çatışmaya da değinen Binali Yıldırım, “6-7 Nisan’da, Filistin topraklarına saldırı oldu. İsrail, ‘Hamas’ı yok edeceğiz’ diye bütün Filistin’i yok etmek için orantısız bir güç kullanıyor. Asıl dünyanın buna sessiz kalması çok daha vahim bir durum. Bunun doğrudan sorumlusu İsrail tek başına değil aynı zamanda ona şartsız, koşulsuz destek veren Amerika’dır. İki tane uçak gemisinin, nükleer denizaltıları, birçok gemisi yani dünyanın savaş aparatını Gazze’ye karşı mı getirdi? Amerika Birleşik Devletleri. Elbette ki değil. Bölge üzerinde ciddi planları var. Ve bu plana karşı Türkiye olarak çok daha tetikte olmamız gerektiğini bu vesileyle sizlerle paylaşıyorum” dedi.
Akademik sporculara ödül ve akademik başarı belge verilmesi ardından program sona erdi.
