NİSA NUR BACAK/ANKARA-BHA

“Bu kadar derdi olan bir memlekette, kim Cumhurbaşkanı olacak tartışması, memleketin sorunlarına duyarsız kalmak demektir”

Anahtar (A) Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, Birlik Haber Ajansı (BHA) muhabiri Nisa Nur Bacak’a gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yavuz Ağıralioğlu, CHP içindeki Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarının Türkiye'nin öncelikli sorunlarıyla bağdaşmadığını belirtti. Ağıralioğlu, "Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmasını şu an için Türk milletine nezaketsizlik sayıyoruz." diyerek, bu tür polemiklerin memleketin gündeminden uzaklaşmaya sebep olduğunu söyledi, "CHP'nin iç politik gündemi yahut memleketteki siyasetin olmaması gereken gündemi olduğunu düşünüyoruz. Bu kadar derdi olan bir memlekette seçime bu kadar zaman varken bu tip tartışmaların yapılmasını ‘siyaset memleketin sorunlarına duyarsız kalıyor’ algısı oluşturacağı için doğru bulmuyoruz. Vatandaşın siyasete olan ilgisini, sevgisini, hürmetini, siyasetçiye itimadını azaltır. Dolayısıyla siyasetin memleketin gündemine odaklanması gerektiğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bizi bu konular değil memleketin gündemi ilgilendiriyor vurgusu yapan Ağıralioğlu,  “Önümüzdeki dönem cumhurbaşkanlığı makamının hangi hassasiyetlerle idare edilmesi gerektiğine dair tabii ki kanaatlerimiz var ama kim cumhurbaşkanı olacak tartışması erken ve lüzumsuz bir tartışmadır.” dedi.

Ağıralioğlu, erken seçim talepleri hakkında da konuştu. Erken seçimin "muhalefetin köpürtmeye çalıştığı bir gündem" olduğunu belirtti ve "Hükümetin siyasi pratiği özellikle Tayyip Bey'in pratiği kazandığı bir haktan vazgeçmek üzerine, 2-3 yıllık haklarını kaybetme riskine rağmen erkene alarak yönetmek istemez. Böyle gündemlerin Türkiye'nin şu an yaşadığı gündemin uzağında bir gündem olduğunu düşünüyorum. " diye konuştu. 

"Devletin ciddiyete, siyasetin mesuliyete ihtiyacı var"

Ağıralioğlu, mevcut siyasi gündemin Türkiye'nin yaşadığı zorluklardan uzak olduğunu belirterek Türkiye’nin ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu ve siyasetin öncelikli olarak bu sorunları çözmeye odaklanması gerektiğini, “Başımızda büyük belalar var. Geçim zorluklarımız, asgari ücretlilerin aldıkları zam eridi, emekliler feryat figan bağırıyor, çocuklarımız mülakat adaletsizliğinde bağırıyor, işsizlik can yakıcı boyutlara ulaştı, her geçen gün konkordato ilanları var, yüksek faiz altında iş dünyamızın ciddi sıkıntıları var, hastanelerimizde ciddi bir yığılma var, adalette ciddi bir aşınma var; görünüyor.”  şeklinde anlattı.

Türkiye’nin dış politikasındaki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulunan Ağıralioğlu, Suriye'deki, Irak’taki ve Kıbrıs’taki sorunları sıraladı ve şunları söyledi:

"PKK unsuru var, Suriye'de yapılanma var, Güney Kıbrıs ve Adalarda silah yığılması var, Yunanistan'da bir mevzilenme var ABD güçlerini oraya çekiyor, Irak'ta Barzani-Talabani arasında bir hareketlilik var, İngiltere Irak'ta bir üs kuruyor. Bunların arasında seçim ya da kim Cumhurbaşkanı olacak tartışmalarından ziyade devletin ciddiyete ihtiyacı var. Siyasetin asalete ihtiyacı var, mesuliyete ve sorumluluğa ihtiyacı var. Pek çok şeye ihtiyacımız var. Bu arada belki hep beraber memleketin zorluğunu kolaylaştıracak bir beraberliğe de ihtiyaç var. Şuur beraberliğine ihtiyacı var.”

“Öcalan’ın Kürtlerin temsilcisi yapılmasına izin vermeyeceğiz”

DEM Parti'nin teröristbaşı Öcalan'ın tarihi bir çağrı yapacağına dair açıklamasına da değinen Ağıralioğlu, bu tür açıklamaların "tiyatro" olduğunu ifade etti. "Öcalan'dan İmralı sakini çıkarmayı çalışan bu münasebetsiz işleri çok yakından takip ediyoruz." dedi.

"Öcalan'ın Kürtlerin temsilcisiymiş gibi davranılmasına asla razı olmayacağız." diyen Ağıralioğlu, "PKK bir terör örgütüdür ve Öcalan bir bebek katilidir. Öcalan'ı Kürtlerin temsilcisi yapmak asla kabul edilemez." ifadelerini kullandı. Heyetin teröristbaşı Öcalan adına yaptığı açıklamaya ise şu tepkiyi gösterdi:

“Geçen gün İmralı ziyaretinden sonra güya heyetin açıkladığı ve çocuklarımızın katilinin lafları diye paylaştıkları ifadeleri de hakaret sayıyoruz. Yani Grand Kartal Oteldeki kayıplarımıza çok üzüldüğünü söyleyen bir açıklama gördük. Onlara çok üzüldüğünü söylenen adam, 40 bin evladımızı öldürmüş.”

Teröristbaşı Öcalan’ın tarihi çağrısı olarak paylaşılan ifadelerin Suriye ve Irak’taki hareketlilikle ilgisini ve Türkiye’nin iç politikasındaki Anayasa değişikliği taleplerini de hassasiyetle takip ettiklerinin altını çizen Ağıralioğlu, şöyle seslendi:

“Milletimiz bilsin. Biz devletin, milletin bütünlüğüne halel getirecek hiçbir şeye meşruiyet vermeyeceğiz. Meşru görmeyeceğiz, makul görmeyeceğiz, buna razı olmayacağız. Bu tip münasebetsiz şeylerle anayasadaki millet bütünlüğünü sıkıntıya sokacak herhangi bir değişikliğe razı olmayacağız.”

“Öcalan, gayrimeşru bir vasıtadır. Oradan medet umulmaz”

Ağıralioğlu son olarak, "Kürtler bizim kardeşimizdir ancak Öcalan bir bebek katili ve teröristtir. PKK bir terör örgütüdür. Çocuklarımızın katilinden medet umar bir siyasal aciziyete ve bu siyasal aciziyetinde meclise değdirilmesine razı olmayacağız. Öcalan'ın Kürtlerin temsilcisi imiş gibi davranılmasına razı olmayacağız. Öcalan'ın Kürtlere değdirilmesine razı olmayacağız. PKK deyince Öcalan deyince Kürtler gibi lafları birleştirmeyi Kürtlere hakaret sayacağız ve her zaman bu hassasiyetimizi koruyacağız." dedi.

"Devlet kendi vatandaşına vereceği hakları terör örgütlerinin üzerinden muhatap almaz"

Ayrıca, teröristbaşı Öcalan'ın gayrimeşru bir figür olduğunu belirterek, "Devlet meşru bir organizasyondur ve meşru organizasyonlar meşru vasıtalar kullanır. Öcalan, gayrimeşru bir vasıtadır. Oradan medet umulmaz, cezasını çekmesi sağlanır. Devlet teröristlerle konuşmaz, kendi vatandaşına vereceği hakları terör örgütlerinin üzerinden muhatap alarak konuşmaz." diyen Ağıralioğlu, Bu tür yaklaşımlarla geçmişte ağır bedeller ödendiğini hatırlattı ve "Şimdi tekrar hata yapılmamalıdır.” uyarısında bulundu.