NİSA NUR BACAK/ANKARA-BHA

Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin açıklamalarda bulunduğu bir basın toplantısı düzenledi. Ağıralioğlu devletin asıl düşmanının PYD terör örgütü olduğunun altını sert ifadelerle çizdi.

Ağıralioğlu, MHP'nin paratoner, AK Parti'nin de de daha önceki süreçte yaptıklarını yapmamak üzere çalıştığı bir politika izlediğini ve bütün bunları kurgulanmış bir iletişim politikasıyla yürüttüğünü söyledi. Ağıralioğlu, "İletişim stratejileri de planlanmış. Sayın Cumhurbaşkanı 'ezerim' diyor; Devlet Bahçeli nasılsın diyor. Şimdi herkes eşleştiğine göre memlekete önce muhalefet peşine de iktidar lazım" dedi.

"Kemal Kılıçdaroğlu iktidar olsa heves ederek söyleyemeyeceği onca lafı siz söylediniz"

Ağıralioğlu, 14 Mayıs seçimlerine de değindi. "Ben de sizin dediklerinizin doğru olduğunu vatana millete, dine devlete, kürde, Türk milletine bu alçaklığın eli değmesin istemiştim. Masadan o yüzden kalktım. Ben masadan kalktım diye hepiniz beni alkışlamıştınız. Hassasiyetleriniz vardı. Hepiniz mutlu olmuştunuz. Seçimi kazanmıştınız çünkü. Şimdi seçim bitti, suçladığınız, itham ettiğiniz, bu kabahattir dediğiniz, böyle olacak diye öngördüğünüz bütün lafların hepsinin hilafına davranıp şimdi dediklerinizi altılı masa iktidara gelse, Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kazansa cesaret edip diyemeyeceği her şeyi dediniz. Kemal Kılıçdaroğlu iktidar olsa, seçimi kazansa, cumhurbaşkanı olsa heves edemeyeceği kadar lafı sözü milletinizin gözünün içine baka baka söylediniz. Kemal Bey iktidara gelse, HDP ile hükümet olsa cesaret edemeyecekleri lafların hepsini dediniz. İktidara gelseler seçimi kazansalar Kandil'e gidemez adam gönderemez Erbil'e meclisi temsilen Öcalan'ın temsilcisini gönderemez adamların hepsinin aslında varlığını göre göre, bile bile, bunlara konuşa konuşa sonra sanki Öcalan kendisi iktidara gelse yapacağı işleri yapmaya heves ettiniz. Gerekçesini açıklayacaksınız şimdi bize. Şimdi Bunları niçin yaptığınızı açıklayacaksınız milletinize." diyerek eleştiren Ağıralioğlu, Bahçeli'nin Selahattin Demirtaş'ı aramasına da "Sizden başkası yapsa ona siyaset yaptırır mıydınız? İsrail Şam'a giriyor siz Selahattin'e telefon açıyorsunuz" dedi.

Ağıralioğlu yürütülen sürece dair mutlu olmadıklarını "Bu gördüğümüz manzara bizim umutlanacağımız bir manzara değil. İran'daki İrak'taki Suriye'deki PKK tasfiye oluyor. Zaten bitmiş PKK için barış naraları atıyorsunuz. Devletimizin düşmanı PYD'dir. Türk milleti kendi kudretini bulamadığı için bu haldedir." şeklinde belirtti.

"Külliye’de Ramazan" etkinlikleri devam ediyor "Külliye’de Ramazan" etkinlikleri devam ediyor

Muhalefet ve iktidarın bu süreçte bir araya gelmesine de tepki gösteren Ağıralioğlu memlekete önce muhalefet sonra da iktidar lazım vurgusu yaptı. Ağıralioğlu şöyle seslendi:

"Siz Selahattin'e telefon açıyorsunuz, onlar Şam'a giriyor"

"Şimdi herkes eşleştiğine göre muhalefet ve iktidar birleştiğine göre memlekete bir muhalefet peşine de iktidar lazım. Şimdi elinizde sopa var. Önceki sopa, fakirliğe razı oluruz, devletimize bir şey olmasına razı olmayız diyordunuz; şimdi razı olmayana kandan besleniyorsunuz diyorsunuz. Laflara bak! Devleti istisgal edecek şekilde, şehidi şühedayı utandıracak şekilde utandırıyorsunuz. Aklınızı başınıza devşirin, PKK kürtlerin temsilcisi değidlir, kürtlerin hakları için kurulmamıştır, tarih boyunca kürtlerin başına gelmiş en büyük şerefsizlik PKK'dır. Sınırlarımızın altında PKK'ya devlet kuruluyor. Siz Selahattin'e telefon açıyorsunuz, onlar Şam'a giriyor. Her şey yerli yerinde, yerli yerinde olmayan tek şey devletin aklı. Ya bizim dinlediklerimizi dinlemiyorsunuz, ya da bizim bilmediğimiz bir süreç yönetiyorsunuz.

"Kadroya bak, siz ne oldu da bir araya geldiniz"

Şimdi siz yine şöyle bir süreç organize ediyorsunuz. CHP rahatladı. Şimdi CHP'liler diyorlar ki, eskiden biz zaten böyle söylüyorduk. Şimdi CHP'liler üstün zekalı, ferasetli devlet adamı oldular. HDP ile oturmakta ne kadar haklıymışız demeye başladılar. Ne yapıyorsanız, hangi muhataplarla nasıl işler yapmayı heves ediyorsanız CHP'liler şimdilerde demeye başladılar ki, biz zaten bunları söylüyorduk. Teşekkürlere bakıyorsunuz. Hem HDP heyetinin teşekkürlerine bakıyorsunuz hem İmralı canisinin teşekkürlerine bakıyorsunuz, süreçle ilgili teşekkürlere bakıyorsunuz. HDP, Özgür Özel, MHP, AK Parti, kadroya bak kadroya. Nasıl eşleştiniz siz böyle bir araya geldiniz? Madem bir araya geliyordunuz, millete niye sövmeye heves ettiniz? Niçin seçimi böyle bir siyasi dille savuşturmaya karar verdiniz? Ne oldu size? Milletinizi açıklayacaksınız. PKK bitmiş diyen, devlet bunlara nefes aldırmıyor diyen devletle bunlar nasıl bir araya geldi? Daha önce de yaptınız. Bülent Ecevit bize paket edildi, verildi derken içine düştüğümüz endişeyi yine taşımaya başladık. Bize bunu kim paket edip vermişse bu süreci onlar organize ediyor gibi duruyor.

Türk milleti duysun. Şimdi iktidar ve muhalefet eşleşti. HDP, CHP, MHP, AK Parti eşleşti. Gülüyorlar, karşılıyorlar, ağırlıyorlar, uğurlanıyorlar, mutlular. Biz niçin mutlu değiliz? Türk milleti niçin mutlu değil? Niçin anlamaya çalışıyoruz? Niçin kendimizi rencide edilmiş hissediyoruz? Niçin kandırılmış gibi hissediyoruz? Niçin mezarların başında insanlar kendilerini kaldırmış gibi hissediyor? Niçin evlatlarını kaybeden analar babalar kendilerini kullanılmış gibi hissediyor? Madem siz mutlusunuz, milletiniz niçin mutlu değil?"