Rabia Yoran: Diyeti Bir Görev Gibi Görmemeliyiz

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Rabia Yoran: Diyeti Bir Görev Gibi GörmemeliyizDiyetisyen Rabia Yoran, tvDEN ekranlarında Selime Aydemir’in hazırlayıp sunduğu Uzmanına Sor programının konuğu olarak sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi. Yoran, “Diyeti bir görev gibi görmemeliyiz” dedi.
 
Mehmet Aydın – AYDIN – Birlik Haber Ajansı (BHA)
 
Sağlıklı beslenme ve diyet hakkında dikkat edilmesi gereken noktalar bilgi veren Yoran, “Diyeti bir görev gibi görmeden hayatın içerisine dahil etmek gerekiyor. Bu süreç zarfında sabahtan itibaren beslenmemize dikkat etmemiz gerekiyor. Akşamüzeri yeme krizleri gelebilir bunlara karşı durabilmeliyiz. Özel günlerde ne olursa olsun mümkün olduğunca sağlıklı besin gruplarını tercih etmeliyiz. Protein grubu olsun, mümkün olduğunca az yağlı, kızarmamış ürün olmalı, yanında da sebze olmalı bu sindirimi kolaylaştırıyor. Bulgur ve tam tahıllı yiyecekler gibi gruplandırılmalı. Yılbaşında ise kırmızı et, tavuk eti ya da balık ile mümkün olduğunca fırında, mıhlama olarak yapalım. Sebze içeren ürünler olarak salata yapılabilir. İçecek olarak ayran, yoğurt gibi süt ve süt ürünü olmalı muhakkak. Yüksek oranlı fermente gruplar, maya içeren gruplar bira onlardan biridir çok ciddi anlamda şişkinlik yaratır buna dikkat etmek gerekiyor çünkü glüten içeriği çok yüksek, onun dışında en mantıklı tercih edecekleri grup şarap grupları. Kan akışını hızlandırma kalp sağlığını korumaya dair verileri var ancak dozunda içilmeli. Kadınlarda 1-2 kadeh erkeklerde ise 2-3 kadeh bandına çıkabilir. Mümkün olduğunca küçük yudumlarla içilmeli” diye konuştu.
 
“MOTTOMUZ KÖTÜ GİDEN HER ŞEYİ DÜZELTMEK”
 
Beslenmede porsiyonun küçültülmesine dikkat çeken Yoran, hamurişi anlamında yığılma yapılmaması gerektiğini ve ekmek ikamesi ürün kullanılacaksa eğer porsiyonun çok önemli olduğunu vurguladı.
 
Beslenme rutininin sabahtan bir bardak su ile başlamasını ifade eden Yoran, sağlıklı beslenme önerilerini şu ifadelerle kaydetti: “Sabah uyanıldığında büyük bir bardak ılık su içilmeli. Daha yüksek karbonhidrat oranlı beslenilebilir. Rutin kahvaltı yapılabilir. Günün sonuna kadar ciddi anlamda su içilmeli. Kişi ne zaman hazırsa diyete o zaman başlanmalı. Gelecek hedefi koyarak o zamanı kaçırmamıza sebep oluyor. Egzersize başlanmalı. Beslenme hayatımızın her alanında. Sürece hemen başlayıp hayatımızın geri kalanını iyi idare ettirmeye çalışalım. Mottomuz kötü giden şeyi düzeltmek olmalı. Nereden başlamak istiyorsanız oradan bir an önce başlamalıyız.Tatlı olarak sütlü tatlıları her zaman biraz daha masum buluyoruz. Meyveli tatlılar hazırlayabilirler. Önemli olan kan şekeri dengesi öğünden birkaç saat sonra tatlı faslına geçebiliyoruz. Tabiki porsiyon önemli”
 
“KIŞ AYLARINDA BESLENMEYE DİKKAT EDİLMELİ”
 
Kış aylarının beslenme sürecinde etkisi olduğunu belirten Yoran, “Kış ayı hastalıklarından korunmak için düzenli, dengeli ve sağlıklı beslenmek zorundayız. Mümkün olduğunca antibiyotikten uzak durulmalı. Turşu ve sirke grupları kullanın ancak ilaç kullanmanız gerekiyorsa doktorunuzun sözünden çıkmayın, beslenmeyi de tamamen bırakmayın”
 
Çok çeşitli diyetlerin var olduğunu ifade eden Yoran, “Çok fazla diyet çeşiti var bunun için uzmana başvurulmalı ve hayat sirkülasyonuna uygun diyet önerisi yapılmalı. Kişiyi tamamen analiz ettikten sonra doğru beslenme stilini öneriyoruz. Aralıklı oruç ise en sık bilineni 16-8 dir. 16 saat boyunca aç, 8 saat ise tüketim yapılıyor. Ramazan orucundan pek bir farkı yok sadece tek farkı sıvı tüketiyoruz enzim gerektirmeyen gruplar. Besin kısıtlı değil zaman kısıtlıdır. Ancak 8 saat boyunca beslenmeyi dengeleyemezsek hiçbir faydası olmaz aksine daha kötü bile olabilir. Tek besin üzerinden diyeti devam ettirmemeliyiz” dedi.
 
“DOĞRU BİTKİYİ DOĞRU ORANDA DİYETE DAHİL EDEBİLİRSİNİZ”
 
Diyet ve sağlık beslenmede bitki çay kullanımına da değinen Yoran, Bitki çayı olarak sinameki, açlık otu, acı çehre gibi bağırsak hareketlerini çok hızlandıran ve bu sayede kişinin kilo verdiğini sanmasına neden olan pek çok bitki var ve çok düzenli tüketildiklerinde bağırsak yapısını tamamen bozuyor ve tuvalete çıkmamızı etkiliyor. Bunlar dışındaki grupları ancak altını çizerek söylüyorum kronik hastalığı olanlar dışında diğer grupları tüketebilirsiniz. İdrar sökücü içi kiraz sapı, yeşil çayları, mısır püsküllerini ekleyebilirsiniz, hazmı kolaylaştırması için kekik, nane, karanfil, papatyayı ekleyebilirsiniz, sakinleşmek için sarı kantaron grubunu, melisayı ekleyebiliriz. Doğru bitkiyi doğru oranda diyete dahil edebilirsiniz” (Birlik Haber Ajansı-BHA)

Rabia Yoran: Diyeti Bir Görev Gibi Görmemeliyiz