ANKARA-BHA
ABD Başkanı Donald Trump’ın fosil yakıt üretimini artırmaya yönelik politikaları, petrol fiyatlarının dört haftadır gerilemesine neden oldu. Brent petrol, 75 doların altına inerek son üç ayın en düşük seviyesini gördü.
Trump göreve başlamadan önce petrol fiyatları belirsizlik nedeniyle yükselirken, başkanlık koltuğuna oturmasıyla birlikte üretimi teşvik eden kararlar aldı. Bu adımlar Brent petrol fiyatlarını yüzde 3 düşürerek 20 Ocak haftasında son on haftanın en büyük kaybını yaşattı. Batı Teksas türü (WTI) ham petrol de yüzde 3,7 düşüşle 74,38 dolara geriledi.
ABD Merkez Bankası’nın faiz oranlarını sabit tutması ve gümrük vergisi tehditleri de petrol fiyatlarında aşağı yönlü hareketi destekledi. 27 Ocak haftasında Brent yüzde 1,2 kayıpla 76,30 dolara, WTI ise yüzde 1,3 azalarak 73,40 dolara düştü.
Düşüş trendine rağmen kalıcı artış beklenmiyor
Trump’ın İran’a yönelik yaptırımları artıracağını açıklaması kısa süreli yükselişe neden olsa da fiyatların haftayı yine düşük seviyelerde kapatmasına engel olamadı. ABD’nin güçlü dolar politikasını sürdüreceği yönündeki mesajlarıyla 3 Şubat haftasında Brent petrol yüzde 2,3 düşerek 74,53 dolara, WTI ise yüzde 3,5 gerileyerek altı haftanın en düşük seviyesine indi.
Çin ekonomisindeki toparlanma beklentileri ve Trump yönetiminin Venezuela’ya yönelik olası adımları fiyatlarda kısa süreli toparlanma yaratsa da Trump’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesi, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona erebileceği ihtimalini gündeme getirerek petrol fiyatlarının dört hafta üst üste düşmesine yol açtı.
Kpler Kıdemli Petrol Uzmanı Homayoun Falakshahi, fiyatlardaki toparlanmanın kalıcı olmadığını belirterek, arz ve talep dengesinin durağan kaldığını vurguladı. OPEC+’ın üretim politikalarına bağlı olarak fiyatların yükselebileceğini ifade eden uzmanlar, Brent petrolün 80-85 dolar seviyesini kolayca aşmasının zor olduğunu öngörüyor.
Viyana Enerji Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Fereydoun Barkeshli ise piyasaların Trump’ın enerji politikaları nedeniyle temkinli hareket ettiğini belirtti. OPEC+ üretim kararlarını dikkatle değerlendirirken, piyasa gelişmeleri “bekle ve gör” yaklaşımıyla izlenmeye devam ediyor.