“Kaybımız Çok Daha Fazla Olacaktır”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“Kaybımız Çok Daha Fazla Olacaktır”

Ürgüp, “Sivas’ta Aziz Vlas’a olmayan bir mezar icat etmek, üç-beş yabancı turisti bir ihtimal Sivas’a getirir ama büyük resme baktığımızda kaybımız kazancımızdan çok daha fazla olacaktır”dedi.

Hakan BAKAR/SİVAS-BHA

Kaybımız Çok Daha Fazla Olacaktır”

2009 – 2014 yıllarında Sivas’ta Belediye Başkanı Olan BBP MKYK Üyesi Doğan Ürgüp, Aziz Vlas hakkında açıklama yaptı.

Ürgüp, “Sivas’ın gündemine bir kez daha oturan AZİZ VLAS konusuyla ilgili 18 Haziran 2020 tarihinde devletimizin ilgili birimleriyle, valilerimiz ve milletvekillerimize gönderdiğim yazımı istifadenize sunuyorum.

2009 yılında Belediye Başkanı seçildiğimde ve konuya vakıf olduğumda ne düşünüyorsam, 2020 yılında dile getirmişim. 2024 yılında da aynı düşüncelerimi muhafaza etmekteyim.

Selam ve saygılarımı sunuyorum…

AZİZ VLAS EFSANESİ, OLMAYAN MEZARI VE TEMSİLİ MEZAR
ÇALIŞMALARI ÜZERİNE DÜŞÜNCELERİMİZ;

Bundan 9-10 yıl önce, hiç gündemde yokken ve durup dururken Hıristiyanların 14 şefaatçi azizinden biri olduğu ifade edilen Aziz Vlas’ın mezarının Sivas’ta bulunduğu iddia edildi.

Şehrin gözbebeklerinden olan Osmanlı eseri Tarihi Kale Camimizin güney cephesindeki mezarlıklardan birinin Aziz Vlas’a ait olduğu iddia ediliyordu . Aynı dönemde Hırvatistan Büyükelçiliği yetkilileri de dönemin belediye başkanından randevu talep etti. Böylece Sivas’ın son 10 yılında dönem dönem gündeme gelen Aziz Vlas hikayesi de başlamış oldu.

Kaynaklara göre, aslen Rum veya Ermeni kökenli olan Aziz Vlas, MS 280 veya 283 yılında Sivas’ta doğmuş. Pagan inanışını terk ederek Hıristiyanlığa dönmüş, Sivas piskoposu olarak görev yapmış ancak piskopos olduktan sonra Romalıların baskısından bunalıp Erciyes Dağında bir mağarada keşiş hayatı sürmüş… Aziz Vlas, Kayseri bölgesindeki Roma Valisinin askerleri tarafından bulunup, işkence edilerek öldürülmüş.

Hal böyle olunca; Sivas’ta Aziz Vlas’ın mezarını arama çalışmaları ne kadar beyhude ise Vlas’a ait temsili bir mezar oluşturmak ta o kadar beyhude bir çabadır. Çünkü mezarlar aslında bulundukları şehrin mühürleridir.

Son günlerde şehrimizin yetkilileri tarafından yürütülen bir takım çalışmalarda önce Aziz Vlas’ın mezarını bulmak için yapılan kazılar, mezar bulunamayınca da “temsili Aziz Vlas mezarı” gibi söylemler, tapu taşlarımızı kendi elimizle yabancılara vermekle eşdeğer çabalardır.

İşin daha da tuhaf olan kısmı ise, Aziz Vlas’a icat edilen temsili mezarın aslında Sivas’ın manevi büyüklerinden olan, Gök Medrese civarında meftun ve “Göz Evliyası” olarak bilinen ve yaşı 80’in üzerinde olan Sivaslıların tanıdığı Müslüman bir büyüğümüzün mezarının olmasıdır.

Sivas’ta, Türklerin yerleşiminden önce Ermeni bir azizin olmayan mezarını ortaya çıkarma çabalarının, Anadolu’nun ortasındaki kadim şehrimize hiçbir katkısı olmaz.

İnanç turizminin artacağına yönelik iddialar ise yersizdir. Çünkü Sivas, Selçuklu’nun en nadide eserlerini bünyesinde barındıran belki de dünyanın en büyük açık hava müzesidir.

Şifahiye Medresesi, Buruciye Medresesi, Çifte Minareli Medrese ve Gök Medrese Selçuklu döneminin nadide eserlerindendir. Aynı şekilde Ulu Cami, Kale Cami, Ahi Emir Ahmed Türbesi, Güdük Minare, Abdulvahabi Gazi Türbesi, Ali Baba-i Kebir, 1. İzzettin Keykavus ve Kadı Burhanettin Türbeleri, Behrampaşa, Taşhan ve Subaşı Hanları, Çorapçı Hanı (İhramcızade Kültür Merkezi), Eğri Köprü ve Kesik Köprü gerek inanç turizminin gerekse tarih turizminin mihenk taşlarıdır.

Şehrin yetkilileri inanç ve tarih turizmini geliştirmek istiyorlarsa Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi eserlerinin tanıtımını hakkıyla yapmak durumundadırlar. Çünkü milli ve manevi değerlerimizin koruma altına alınması şehrin idarecilerinin en önemli görevlerinden olmalıdır.

Dolayısıyla Aziz Vlas’ın adı kullanılarak batılı bazı ülkelerin ve Ermenistan’ın oyunlarına gelmemek büyük önem arz etmektedir.

Sivas’ta Aziz Vlas’a olmayan bir mezar icat etmek, üç-beş yabancı turisti bir ihtimal Sivas’a getirir ama büyük resme baktığımızda kaybımız kazancımızdan çok daha fazla olacaktır.

Sivas’ta yapmamız gereken, Cumhurbaşkanımızın üstün gayretleriyle ortaya çıkardığı Ahlat Mezar Taşları benzeri bir tanıtımdır. Bunun ötesi Aziz Vlas adı altında Batılı devletlerin yapmak istediği gizli planlarına alet olmak ve geri dönülemez bir yola girmek demektir.

Konunun hassasiyetini bildirir, saygılar sunarız. “şeklinde açıklama yaptı.

“Kaybımız Çok Daha Fazla Olacaktır”