Sık İdrara Çıkma ve İdrarda Kanamaya Dikkat
İleri yaş erkeklerin kabusu olan iyi huylu prostat büyümesi, idrar yapmayı zorlaştırırken, kişilerin iş, sosyal ve cinsel yaşamlarını da olumsuz yönde etkiliyor. Sık idrara çıkma ve idrarda kanamaya neden olan iyi huylu prostat büyümesinin tedavisi ise tıp alanında yaşanan teknolojik gelişmeler sayesinde ağrısız, kesisiz ve kanama olmadan gerçekleştirilebiliyor. Iyi huylu prostat büyümesinde altın standart olarak kabul edilen ThuFLEP yöntemi sağladığı avantajlarla hastalara konforlu bir iyileşme süreci sağlıyor. Memorial Ankara Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Bahri Gök, iyi huylu prostat büyümesinde ThuFLEP yönteminin sağladığı avantajlarla ilgili bilgi verdi.
Bazı faktörler prostatın büyümesine neden olur
Erkek vücudunda bir salgı bezi olan prostat, idrar torbasının (mesane) hemen altında yer alan ceviz büyüklüğünde bir organdır. Asıl görevi meniyi oluşturan sıvının bir bölümünü salgılamak olan prostatta, bazen iyi huylu prostat büyümesi görülebilmektedir. İyi huylu prostat büyümesi ise prostatın içerisindeki dokuların bir takım tetikleyici faktörlerle birlikte zaman içerisinde genişlemesidir.
İleri yaş en önemli neden
Yaş ilerlemesinin yanı sıra erkeklik hormonu olan testesteron başta olmak üzere birçok hormonal etkileşim iyi huylu prostat büyümesine neden olmaktadır. Özellikle 50 yaşından sonra görülmeye başlanan iyi huylu prostat büyümesi, 80 yaşından sonra erkeklerin yüzde 90’ında izlenmektedir.
Sık idrara çıkma ve idrarda kanamaya dikkat
Iyi huylu prostat büyümesinin belirtileri arasında sık idrar yapma, idrar yaparken zayıflık, idrar yapmayı başlatmada gecikme, aniden sıkışma, ıkınarak idrarı boşaltma, tam boşaltamama hissi, geceleri sık idrara çıkma, idrarı yaptıktan sonra uzun süre damlama, idrar yaparken ve idrar bitiminde yanma-sızı, sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, idrarda kanama olması ve idrar kesesinde taş oluşumu bulunur.
Tanıda tahliller ve görüntüleme yöntemleri kullanılır
Hastanın ayrıntılı hikayesinin tanıda önemli bir yer tuttuğu iyi huylu prostat büyümesinin teşhisi için genital organları içeren fiziki muayene, prostat kanserini dışlamak için parmakla rektal muayene ve kandan bakılan PSA (prostat spesifik antijen) değeri, idrar tahlili, prostat büyümesinin olası böbrek fonksiyonlarını kötüleştirmesinden şüphe ediliyorsa üre ve kreratin değerleri, işeme tazyik testi (üroflowmetri) ile birlikte prostat boyutu ve mesanede idrar kalıntısını saptamak için üriner ultrason yapılır.
İyi huylu prostat büyümesi tedavisinde altın standart ThuFLEP
İyi huylu prostat büyümesinin tedavisinde medikal tedavi ilk seçenek olmakla birlikte, medikal tedavinin fayda etmediği durumlarda cerrahi tedavi seçeneği ön plana çıkar. Cerrahi tedavi seçenekleri arasında Thulİum Fiber Lazer Prostat Enükleasyonu (ThuFLEP) günümüzde altın standart tedavi yöntemi olarak yer almaktadır. Diğer lazer teknolojileriyle kıyaslandığında doku keskinliği daha fazla olduğundan Thulium fiber lazerin dokuya zarar verme olasılığı daha düşük olmaktadır. Kapalı bir yöntem olan Thulium fiber lazer ile prostat kapsülü yerinde kalacak şekilde, hastada işeme şikayetlerine sebep olan adenom dokusu çıkartılır. Prostat dokuları morselatör denilen bir aletle dışarı alınır.
ThuFLEP sağladığı avantajlarla konforlu bir iyileşme dönemi sağlıyor
Prostat kanseri olan ve genel sağlık durumu çok kötü olup ameliyat için uygunacak anesteziyi kaldıramayacak hastalar dışında herkese uygulanabilen ThuFLEP cerrahisinin hastaya birçok faydası bulunmaktadır. Bu avantajlar şu şekilde sıralanabilir;
– Kanama daha az olur,
-Hastanede yatış süresi kısalır,
-Dokuya etkisi düşük olduğu için sinirlere daha az hasar verir ve cinsel fonksiyon bozukluğu riski düşük olur,
-Takılan sonda daha erken sürede alınır,
-Kalp ve akciğer rahatsızlığı olanlarda rahatlıkla uygulanabilir,
-Bazı lazer ameliyatlarında dokular patolojik olarak incelenemezken, ThuFLEP ile dokular patolojik olarak incelenebilir,
-Büyük prostatlarda rahatlıkla uygulanabilir,
-Deneyimli cerrahlar tarafından uygulandığında ve prostat dokuları tam olarak çıkartıldığında hastalığın tekrar etme riski bulunmamaktadır.