Tuna Meclis Kürsüsünden Arslan’a Veryansın Etti

Tuna: İmar İşleri Müdürlüğü Görevini Layıkıyla Yapsın
 
Edremit Belediyesi Mart ayı Meclis toplantısında konuşan Cumhur İttifakı Grup Sözcüsü, AK Parti Meclis Üyesi Murat Tuna, meclis kürsüsünden Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Aslan’ı ve Meclis Üyelerini Edremit’in kaçak yapılarını görmek için baştan sona gezmeye davet etti. Gerekirse helikopter kiralayarak Edremit’in çarpık yapılaşmasını gösterme sözü veren Tuna; “Bizimle bir gününüzü ayırıp kendi meclis üyesi arkadaşlarınız ile bu memleketi baştan sona gezmeye var mısınız? Yok musunuz? “ dedi.
 
Pervin BÖLÜKBAŞI-BALIKESİR
 
Ak Parti Belediye Meclis Üyesi Cumhur İttifakı Grup Sözcüsü Murat Tuna dün yapılan Edremit Belediye Meclisinde söz alarak kürsüden sert açıklamalarda bulundu. Deprem’in birçok şey öğrettiğine dikkat çeken Tuna; Edremit’in yapılarının bir önce incelenmesi gerektiğini, kaçak yapıların her geçen gün arttığını ve Edremit Belediyesi’nin kaçak yapılar, düzensiz yapılar, proje dışı yapılara göz yumduğunu söyledi. Başkan Arslan’dan Edremit’in kaçak yapılarını karış karış gezme sözünü alan Tuna, kendi yaptığı inşaatlar bittikten sonra, müşterilerinin kaçak kat ve balkon çıktığını Edremit Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğüne müşterilerini şikâyet ettiğini, ancak şu ana kadar kendisine bu konu ile ilgili bir kâğıt bile gelmediğini dile getirdi. Yapı denetim ve kontrol müdürlüğünün işlerini tam yapmadığını iddia eden Tuna, Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan başta olmak üzere imar müdürlüğünü göreve davet etti.
 
Edremit Belediyesi Meclis toplantısından konuşan Tuna; şu sözlere yer verdi.
“ 6 Şubatta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremde hakikaten ciğerlerimizde, aklımızda, beyinimizde durdu, canımızda yandı ve halen yanmaya devam ediyor.
Bütün bunlar yaşanırken, tabi Türkiye’nin birlik beraberliği dünyanın bütün milletlerine ders olduğu gibi ve ayrışmaya yüz tutmuş milletlerin bile bizim birlikteliğimizi görerek kendi birliklerini sağlama yolunda 85 milyon tek nefes olmuştur. Aynı zamanda dünyaya bu insanlığımızın, kutsi yatımızın, maneviyatımızın ve birimizin başına bir şey geldiği zaman bu milletin nasıl bir araya geldiğini de dünyaya göstermiş olduk.
 
Ben Edremit halkına 170 bin nüfusumuzdan en küçük çocuktan, en yaşını almış büyüğümüze, amcamız dayımız, teyzemiz neyse tamamı neyi varsa Edremit Belediyesi’nin Şükrü Tunar’da ki yardım yerine ulaştırdı. Bizimde Büyükşehir Belediyesi’nin itfaiye binasına gece gündüz ulaştırdılar. Ulaştırdıkları yetmedi her yardım paketini bir birçok özenerek, bir tezgâhtar edasıyla çorabını, çamaşırını, montunu, pantolonunu topladılar. Yiyecekleri tane tane kolilere yerleştirerek derli toplu vaziyette deprem bölgesinin çeşitli illerine ulaştırdık. O yüzden şahsım ve gurubumuz adına, Edremit Belediyesi adına, Edremit Halkına en içten teşekkürlerimi, şükranlarımı bir borç biliyorum. Ve diliyorum ki Allah bu memlekete bir daha böyle bir olaya zeval vermesin, bu birlikteliği de bu şekilde değil daha iyi şartlarda, daha iyi ortamlarda birlikte olmanın yolunu buluruz diye düşünüyorum. Bu vesile ile depremde hayatını kaybedenlerden 46 bine yakın vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralılara acil şifalar diliyorum. Kalanlara da ülke olarak, millet olarak yanlarında olduğumuzu, bundan sonrada yanlarında olacağımızı buradan Edremit’ten Edremitliler adına, Edremit Belediyesi adına, gurubumuz adına tekrar ediyorum.
 
Sayın Başkan değerli meclis üyeleri, bizim verdiğimiz iki önerge var. Bu önergelerin sanıyorum sayın başkan tarafından yetkili müdürlerimizi en kısa süre içerisinde bize tam ve eksiksiz olarak verdikleri her türlü ruhsatın, yapı kullanma ve yapı ruhsatlarının ve aynı zamanda yapı kontrol müdürlüğünün bu güne kadar yaptığı işler hakkında bilgi almak gibi bir zaruret doğmuştur. Bu zaruretin doğuş sebebi de şudur. Sayın başkan deprem bölgesine gittikten sonra dönerken sanıyorum bir toplantıda söylemişler. Orada ki vahim durumu görerek, oradaki suiistimalleri, oralardaki yapılarda kontrolsüzlüğü, denetimsizliği hangi gözle bakıp gördüyse ki zaten her şey ortadaydı. Başkan hatta kendisi söyledi. Gençlik Merkezinde ki toplantıda. Ruhsatları durdurma noktasına kadar ciddiye aldı konuyu. Ama ruhsatları durdurma noktasına getirmesi tabi ciddiye alması için bir adımdır ama bizim ruhsatları durdurmak, çalışanın, üretenin önünü kesmek, onların yapacakları işlere ve onların yarattıkları istihdam alanlarına darbe vuracak kadar hakkımız olduğunu sanmıyorum.
 
Tabii ki tedbir alacaktır ama bu tedbirler ruhsat durdurularak alınmaz. Tabii ki bir belediye başkanı olarak yükümlülükleri, sorumlulukları yerine getirecektir ama bu çalışan, üreten insanların önünü keserek tedbir olmaz. Ben sayın başkandan şunu beklerdim. Sanıyorum bundan sonra aynı hareketi yapacaktır. Biz 2019 yılında depremle ilgili Büyükşehir belediyesinin 20 ilçemizde stratejik eylem planlarını hazırlarken, burada bu eylem planlarını hep birlikte geçirdik. Bunun üzerinden aşağı yukarı 4 yıl geçti. Tamam o günden bu güne kadar, ne arama kurtarma adına, ne efendim deprem adına sayın başkan bir tedbir almadı. Ne zaman ki devletimize, milletimize 11 ilde başımıza gelen bu vahim ve asrın olayı olduktan sonra 4 yıl önce meclisten aldığımız kararı, 4 yıl sonra uygulamaya başladık. Bu da bir adımdır kendilerine teşekkür ediyorum.
 
Bu hizmetleri yaparken biz vicdanen bu 4 yılımızı Edremit’imize ne verdik diye düşündüğümüzde ben kendi şahsım adına söylüyorum. Biz 4 yıldan beri Edremit’e deprem konusuyla ilgili ya da başka konularla ilgili ya da sayın başkan ruhsatları durdurdu gibi konularla ilgili, ya da son 25 günden beri çalışan belediyede ki teknik ekip bu güne kadar işlem yapmamıştı, bugün işlem yaptı ve bizim imar komisyonumuzun önüne plan notları getirildi. Biz bu plan notları için komisyondaki tartışmalarımızda da, müzakerelerimizde arkadaşlarımıza söyledik. Biz ulus olarak ta böyle bir vurdumduymazlığımız var. Yönetimler olarak da vurdumduymazlığımız var. Nedir bunlar. Elazığ depremi oldu. Yönetmelik çıkarttık, plan notu çıkarttık. İzmir depremi oldu. Yönetmelik çıkarttık yine plan notu çıkarttık. Van depremi oldu üç aylık, beş aylık tedbir aldık üç ay beş ay sonrada bu tedbirleri unutarak, denetimden, yönetimden, belediye verdiği ruhsatın peşine düşmedi, yapı denetimler kontrol etikleri ücretini aldıkları projelerinde peşine düşmediler. Dolayısıyla Allah korusun eğer bugünden itibaren biz yaşadığımız bu deprem felaketinin bir benzerini Allah korusun bu bölgede yaşarsak, ben bunu çok samimiyetim ile söylüyorum. Bende bu mesleğin içerisinde olan birisi olarak. . Bizi cehennemde bile karşılamayacaklar. Hepimizin her ölçüde kabahati, eksiği, yanlışı, vurdumduymazlığı ve denetimsizliği var. Neden diyeceksiniz bak çok basit bir şey söyleyeceğim ben size. Ben Narlı’da kendi yaptığım 397 Ada ya da 398 ada yanlış hatırlamıyorsam Etüt müdürlüğümüz buradaysa yada bilmiyorum yada görevli arkadaşlar buradaysa onu da bilmiyorum. . Ben kendi yapıp, satıp para kazandığım, ticaret yaptığım, kendime göre istihdam yarattığım mesleğim ile alakalı kendi yaptığım inşaatları yapıp bitirdikten sonra sattığım müşterileri kendi yapı kontrol müdürlüğüne şikâyet ettim. Var mı burada yapı kontrol müdürlüğünden arkadaş. Yok. Bakın bunu samimiyetim ile söylüyorum. Kendi yaptığım inşaattaki müşterilerimi kendim şikâyet ettim. Bakın arkadaşlar dedim, gidin, ben bitirdim, yapı kullanmamı aldım. Projemin dışında bir santimetrekare yanlışım, fazlam projemin dışında yoktur. Gidin bu vatandaşlardan benden aldıkları yerlerin etrafına parça parça benim yaptığım nizami projesine uygun 60 metrekare oturmuş dubleksi etrafına 100 metre, 60 metre, 80 metre ek binalar yapıyorlar. Bu sene bunu yaptılar öbür sene kat çıktılar. Gidin bunun gereğini yapın dedim. Var mı proje müdürlüğünden bir kimde var mı burada yok. Bir yıldan beri söylüyorum. Gelip bakmadılar. Belki gidip bir iki ceza yazmışlardır. Onlarda orada kalmıştır. Eğer biz bugün durdurduğumuz ruhsatlara kadar ciddiyete aldığımız insanların işinin önünü kestiğimiz bu dönemde verdiğimiz önergelerin sebebi de odur. Bu güne kadar yapılan yapıların denetimi ne kadardır. Proje fazlalıkları nelerdir. Belediye ye verdiği proje ile yaptığı projenin arasında ki farkı, yapı kullanma izin belgesini aldığı zaman, almaya gittiği zaman nelere göz yummuşlardır. Neleri yapmışlardır. Bununla ilgili bir belgesel yaptırıyoruz. Kısa süre içersinde de bu belgesel bu salonda yayımlayacağız. Biz bu belgeseli yaptırdığımızda deprem filan yoktu. Ben kendi yaptığım binaları, kendi müşterilerimi şikâyet ettim. Meclis üyesi olduğum belediyeme. Ama bir gün gidip ne yapıldığını tarafıma biz gereğini yaptık diye herhangi bir yazı da gelmedi. Ben sayın başkandan şunu da isterdim. Bundan sonrada yapacağından eminim. Gelsin bizimle beraber meclis üyelerini de alsın. Teknik arkadaşlarını da alsın imar müdürlüğünden, fen işlerinden, yapı kontrolden alsın arkadaşları bana da bir gün ayırsın, iki saatte olur. Ben helikopter tutacağım kendisine, havadan göstereceğim, bu memlekette insanların nasıl bu memleketi haklarının dışında nasıl yaptıklarını, ne kadar plana projeye uymayan inşaat yaptıklarını bir bir kendisine göstereceğim. Temenni ederim ki kendisi o zamanı bize ayırıp ve bunları gördükten sonra ya biz hakikaten memleketimizi ihmal etmişiz, biz bazen makosenlerimiz de hiç toz bulaşmadan sokakta gezerken keşke buralarda gezseydik diye kendi kendine soracaktır. Kendi kendine hayıflanacaktır diye düşünüyorum.
 
Değerli arkadaşlar bizim derdimiz üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Bakın ben siyasi hatayı hayatımda 30 yıldır Altınoluk’tan 30 yıldır haykırıyorum. Haykırdığımız nokta nedir biliyor musunuz? Çoğu arkadaşımızda tanır ve bilir. Kaçak yapılar, düzensiz yapılar, proje dışı yapılar, kontrolsüzlük. Yapı denetimlerin vurdumduymazlığı, yapı denetimlerin, gelip kontrol yapmadan bir mikserden beton alıp gittiklerini, demiri kontrol etmediklerini, istisnai olarak ettiklerini, kontrol ettikten sonra kalıbı söküp balkon büyütenleri, kontrol etikten sonra kalıbı söktükten sonra son katlarda odalara açık çıkmalara kapalı çıkma yapanları, yapı kullanım aldıktan sonra yapanları. Ve bunun karşılığında da iki üç müptezele üç beş kuruş vererek, kandırarak milletin başını Allah Korusun yarın olabilecek bir sarsıntıda bir depremde belaya sokacaktır. O gün sokaklara düşüp dövünmeyelim diye bunları söylüyorum. Benim sayın başkandan istiramım şudur. Cumhur ittifakı adına yarın mı, öbür gün mü bizimle birlikte gelsin tek tek, kapımın önünde her gün iki üç defa iş yaptığım bölgede giderken geçtiğim yerde adam kitle bina yapıyor. Kitle imarı almış, çekme mesafesi yok. Plan notlarımızda var yığma ile ilgili. Teknik arkadaşlarla geçen gün konuştuk, tartıştık aynı şeyi. 500 metre tablo üzerine yığma yapıyor. 6 tane kaçak kolon var. 6 kaçak kolon ile 500 metre yığma yapıyor. 25- 50’iydi. Değer artışından 25- 75 yaptık. Yetmedi doyuramadık o vatandaşları. Şimdi dört kat yapıyoruz. Altında otoparklar vardı. Otoparkların plan tadilatlarını iptal ettiler. 200 dairelik yere 200 konut, 200 araç eder. Biz yine komisyon ve bu meclisten otopark ücretlerini geçirdik. 51 bin lira. Birinci sınıf inşaatların olduğu yerde otoparklar 10 milyon tl. Yapıyor. Ama sanıyorum bunun karşılığında sayın başkan 300 metrekarelik bir kreş yaptırıyor. Yarısını kendi yapmıştı, yarısını da kreş yaptırıyor. 10 kreş sözü vardı bir kreşi yarım yamalak yaptılar. Sanırım yarın öbür gün açılışı genel başkan ile birlikte yaparlar. Şuna geleceğim. Bir şey söylüyoruz. Size meclis üyelerinin huzurunda şunu istiyorum. Yarın bizimle bir gününüzü ayırıp kendi meclis üyesi arkadaşlarımızla bu memleketi baştan sona gezmeye var mısınız? Yok musunuz.?” diye konuştu. (Birlik Haber Ajansı-BHA)