Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanması gündemiyle toplanan milletvekili kampının yapılacağı Avcılar'da basın açıklaması gerçekleştirdi.
Özel'in açıklamaları şöyle:
"Türkiye’nin gündemine atılan bir bomba Türkiye’nin demokrasisine vurulan bir hançer Türkiye siyasetine vurulmak istenen kötü bir neşter yüzünden kampımızı iptal ettik. MYK’mızı Esenyurt’ta topladık dün, bugün de tüm milletvekillerimizle birlikte böyle bir kapasiteyi saplayabilecek en yakın otelde kamp gündemiyle değil bu sıcak gündeme daha çok yoğunlaşarak ve önümüzdeki dönem milletin gerçek sorunları başta ekonomi hayat pahalılığı olmak üzere gündemleştirilmesi gereken konuları önümüzdeki bütçe takvimi dahilinde grubumuzla görüşmek üzere toplantımızı burada başlatıyoruz.
Bugün tüm milletvekillerimizle sıcak gündemi konuşacağız. Yarın ve Pazar günü de özel gündemlerle, yarın 31 Mart seçimlerinden sonra gelişen siyasi gündemi, partimizin 47 yıl sonra birinci parti olmasını ve bunu muhafaza etmesini ve bunu geliştirerek devam etmemizin siyasi açıdan nasıl mümkün olduğunu ve vatandaşa dokunan siyaseti daha da nasıl güçlendireceğimizi konuşacağız. Pazar günü de daha çok bütçe odaklı etkili net ve sert siyasetin Meclis'te ve sahada nasıl takip edileceğini konuşacağız. Bir gözümüz, kulağımız Silivri’de, Esenyurt'ta. Milletvekili arkadaşlarımız bundan sonra hiç Esenyurt'u boş bırakmayacak. Gün içinde sıcak gündemler oldukça ya da kararlar belirginleştikçe toplantılar yapacağız. Yüksel Çengel’in geçmişte İstanbul il başkanlığı görevi yapmış, CHP milletvekilliği yapmış, Avcılar Belediye Başkanlığı yapmış Yüksel Çengel’in kayıp haberiyle uyandık ailesine ve partililerimize başsağlığı diliyoruz.
"AKP tarafından bile isteye kente karşı işlenen suçlara sessiz kalınmasına sebep olunan bir yerdir Esenyurt."
Dün MYK toplantısından çıkarken il başkanımız ve Ekrem Başkanımızla birlikte Esenyurt’tan ayrılırken adeta bu kente AKP’nin siyasi müdahalesinin dışında bir başka fırsatı ve bir başka hazımsızlığı da içinden geçerek gördük. Esenyurt CHP tarafından yönetilirken 2004 yılında AKP tarafından kazanıldı ve son günlerde sosyal medya paylaşımıyla da gündemde olan Necmi Kadıoğlu’na yönettirildi. 100 binin altında bir nüfusla teslim ettiğimiz Esenyurt’u 1 milyon nüfusla geri aldık. Esenyurt içinden geçtiğinizde gördüğünüz Esenyurt kent suçları müzesi gibidir. Bir kente yapılan her kötülük Esenyurt’a yapılmış. Küçücük parsellere sınırsız katların verildiği, blokların arasından rüzgarın geçemediği, inanılmaz yoğunluklar yaratıldığı ve o rantın AKP tarafından bile isteye kente karşı işlenen suçlara sessiz kalınmasına sebep olunan bir yerdir Esenyurt.
Necmi bey 2017’de istifa ettirilmişti, neden o dönem belediye başkanları istifa ettiriliyordu? Ya FETÖ’cüydü ya yolsuzluk yapılıyordu. Hakkında bir yargılama duymadık ama. Şimdi sosyal medya paylaşımıyla yeniden gündeme geliyor, geri geliyoruz diyor. Evet geri geliyorlar. Belediyenin CHP’ye geçmesini hazmedemediler. İlk fırsatta geldiler yalanla dolanla iftira ile 10 yıldır parti üyemiz olan bir profesörü bir bölücü örgüt üyesi diye yaftalayıp Silivri’ye koyup ondan sonra da oraya belediye meclisinden bir vekil seçmek yerine, kendisi elverişli kullanışlı sadakatinden emin oldukları, suç işletebilecekleri Beyoğlu’nda da kaymakamlıkla belediyeyi aynı binada yönetip Beyoğlu’nu biz kazandığımızda ertesi gün çıkın bu binadan diyen birisini kayyum diye atadılar. Kente suç işlemeye, rantı yönetmeye geliyorlar! Esenyurt bir kent suçları müzesidir. Bu müzenin kurucusu da Adalet ve Kalkınma Partisi siyasetidir, AK Parti belediyeciliğidir.
"Mansur Bey, haklı gerekçesini bildirdi. Bir başka etkinliğe katıldı."
Mansur Bey, haklı gerekçesini bildirdi. Bir başka etkinliğe katıldı. Belediye başkanlarına bir gün sonra şurada olun dediğimizde bazen hemen orada olamaz. Sadece 3 belediye başkanı değil belki belediye başkanlarımızın yüzde 60'ı katılamadı. Fezleke gelecekse gelir. Vız gelir tırıs gider. Akın Gürlek üstünden incinmişler anlaşılan. Bu pişkinlik Hitler ve ekibinde olsaydı Ruslar gelip de Berlin'e dayandığında koşarlardı toplama kamplarına gider 'Hepimiz aynı gemideyiz' derlerdi. Güç elinizdeyken düşman hukuku sonra hepimiz kardeşiz diyeceksiniz. Bir bilim insanını, on yıllık parti üyemi terör örgütü üyesi diye Silivri'ye koyacaksın sonra incindik, yargıya hakaret diyorsunuz. Seyyar giyotin, yoyo gibi oynuyorsunuz adamla. Aferin Akın görevini yaptın dediniz. Sonra bakan yardımcısı yaptınız. Sonra yeni kumpaslara ihtiyaç var, başsavcı yaptılar. Utanma, sıkılma yok. Tepki gösterince de incindik... Çok şey söylenir de onlarla kavga edip gündem dışına çıkmamak gibi bir tutumumuz var onu sürdüreceğiz."