Erdoğan: Kürt kardeşlerimizi CHP ve HDP’ye bırakmayacağız

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Erdoğan: Kürt kardeşlerimizi CHP ve HDP'ye bırakmayacağızBüşra İrem ÇAM/Ankara, (BHA)- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır’da gerçekleştirdiği konuşmasında “Siyaset ve toplum mühendislikleri ile ülkemizi yeniden 80’lerin ve 90’ların istikrarsızlık iklimine sürükleme girişimlerine böyle bir sonuca varamayacaklardır. Bunun teminatı bu kardeşinizle birlikte AK Parti’dir, Cumhur İttifakı’dır. Bunun teminatı son 20 yılda hayata geçirdiğimiz reformlardır. Bunun teminatı terör örgütleriyle, destekçileriyle ve sırtlarını dayadıkları emperyalist güçlerle mücadeledeki kararlılığımızdır. Kürt kardeşlerimizi, iki Kürt düşmanı demokrasi düşmanı yapı olan CHP ve HDP’ye bırakmayacağız” sözlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır’da depremzede vatandaşlarla iftarda bir araya geldi. Erdoğan konuşmasına, “Güvenliğimizi temin için gece gündüz çalışan polislerimizi, askerlerimizi, işçisinden esnafına, iş adamından sağlıkçısına, çiftçisinden ev hanımına, sporcusundan siyasetçisine 50 bin canımızı toprağa vermenin acısını yaşadık. Rabbim hepsine rahmet eylesin diyorum. İnancımıza göre, depremlerde, sellerde, yangınlarda ve insan iradesini aşan afetlerde vefat edenler hükmen şehit sayılmaktadır. 6 Şubat depreminde hayatını kaybeden kardeşlerimizin de inşallah şehitlerle beraber haşrolacağına, Rabbimizin onlara en büyük mükafatı ebedi alemde vereceğine yürekten inanıyoruz” sözleriyle başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şu sözlerle devam etti:
6 Şubat tarihinde üstüste yaşadığımız deprem felaketinin büyüklüğünü tarife kelimeler yetersiz kalıyor. Bilim insanları Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7,7 ve 7,6 gücündeki depremleri asrın doğal afeti olarak tanımlıyor. O depremi bizzat yaşayanlar, depremlerden sonra bölgeye intikal edenler asrın afeti ifadesinin ne kadar doğru bir tespit olduğunu belirtiyor. Bilhassa bazı yerleşim yerlerindeki vatandaşlarımız yaşadıklarını kıyamet benzetmesi ile ifade ediyor.
“311 bin bina kullanılamaz hale geldi”
Deprem dolayısıyla bölgede son güncelleme ile toplam 872 bin bağımsız kısımdan oluşan 311 bin bina kullanılamaz hale geldi. Bizde depremden hemen sonra tüm illerimizde yaptığımız ziyaretlerde bu gerçeği yerinde tespit ettik, yıkımın büyüklüğünü kendi gözlerimizle gördük. Aynı şekilde milletimizin tüm imkanlarıyla, devletimizin tüm kurumlarıyla ilk andan itibaren deprem bölgesine koştuğuna da şahit olduk. Şüphesiz böylesine büyük bir afet karşısında insan iradesini aşan bazı hususlar çıkabilmektedir. Gerek çetin kış şartlarının gerekse depremin 11 ilimizi etkilemesinin çalışmalarımızı zorlaştırdığı bir gerçektir. Ama devletimizin tüm imkanlarını deprem bölgesi için seferber ettiği de imkanı mümkün olmayan başka hakikattir. Başta Diyarbakır olmak üzere, depremin vurduğu illerimizdeki kardeşlerimiz bunun en yakın şahididir.
“Milletimiz siyasi rant elde etme peşinde olanları biliyor”
Deprem turisti misali, burada birkaç gün arzı endam ettikten sonra sırra kadem basanların hezeyanlarını özellikle dikkate almıyoruz. Bir derde derman olmak, bir mağdurun elinden tutmak hayırlı bir iş yapmak yerine iftira atanları kendi hırslarıyla baş başa bırakıyoruz. Milletimiz bizim nasıl çalıştığımızı çok iyi biliyor. Milletimiz deprem yıkıntıları üzerinde siyasi rant elde etme peşinde olanları da çok iyi biliyor. Bunlar daha önceki tüm afetlerde yaptıkları gibi geldiler, konuştular, enkaz önünde poz verdiler daha sonra da deprem bölgesini gündemlerinden tamamen çıkardılar. Kendi yönetimleri altındaki şehirlerde de deprem yaşandığında bile bunlar mağduriyeti giderecek hiçbir adım atmadılar. Dikkat ederseniz şimdi de aynı umursamaz tavrı sergiliyorlar. Asla yapmadıkları ve asla yapamayacakları afaki vaatlerle depremzede kardeşlerimizi umutlarıyla oynuyorlar. Biz ise nasıl daha önceki deprem, sel, yangın afetlerinde sözlerimizi tuttuysak burada da canla başla çalışıyoruz.
Diyarbakır’ın yaralarını sarmak için tüm kurumlarımızla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, hayırseverlerimizle sizlerin ihtiyaçlarını gidereceğiz. Diyarbakır’da toplamda 18 bin 860 konut, köy evleri yaparak sizleri yeni yuvalarınıza kavuşturacağız. Depremin tüm izlerini silip, normale dönünceye dek şehrimizden ayrılmayacağız.
“20 yılda sessiz bir devrime imza attık”
Göreve geldiğimiz günden beri hep sizin için çalıştık, sizin için çabaladık. 85 milyonun tamamının ebedi ve ezeli kardeşliğini geliştirecek sayısız adım attık. Demokrasiden hak ve özgürlüklere, güvenlikten kamu hizmetlerine kadar her alanda ihmalleri gidermenin, geçmişin hatalarını gidermenin gayretinde olduk. Tehdit edilsek de, baskılara maruz kalsak da Diyarbakır’ın hakkını korumaktan asla vazgeçmedik. 20 yılda ülkemizde sessiz bir devrime imza attık. Batı’daki vatandaşlar hangi şartlarda yaşıyorsa burada da aynı şartları tesis ettik.
“Kürt kardeşlerimizi CHP ve HDP’ye bırakmayacağız”
Bölgemizden terörün karanlık gölgesi kalktıkça şehirlerimiz huzur buluyor, rahata eriyor, yatırımla, hizmetle, istihdamla topyekûn bir kalkınmayla tanışıyor. Diyarbakır son 40 yılda hiç olmadığı kadar huzur ve emniyet içerisindedir. Hiç endişe etmeyin, bugünün Diyarbakır’ı dününkinden daha iyiyse, daha güvenliyse, yarının Diyarbakır’ı da bugünkünden daha müreffeh olacaktır. Siyaset ve toplum mühendislikleri ile ülkemizi yeniden 80’lerin ve 90’ların istikrarsızlık iklimine sürükleme girişimlerine böyle bir sonuca varamayacaklardır. Bunun teminatı bu kardeşinizle birlikte AK Parti’dir, Cumhur İttifakı’dır. Bunun teminatı son 20 yılda hayata geçirdiğimiz reformlardır. Bunun teminatı terör örgütleriyle, destekçileriyle ve sırtlarını dayadıkları emperyalist güçlerle mücadeledeki kararlılığımızdır. Kürt kardeşlerimiz,, iki Kürt düşmanı demokrasi düşmanı yapı olan CHP ve HDP’ye bırakmayacağız. Türkiye’nin 20 yılda elde ettiği hiçbir demokrasi kazanımlarından geriye gitmelerine de asla müsaade etmeyeceğiz. 14 Mayıs bunun bir kez daha temin edildiği bir gün olacaktır. Sizlerden birliğimiz, dirliğimiz ve istikbalimiz üzerine yapılan kirli ve sinsi hesapları bozmanızı istiyorum.

Erdoğan: Kürt kardeşlerimizi CHP ve HDP’ye bırakmayacağız