Ömrünü Batı Trakya Türklerine adayan ve 1995 yılında meydana gelen şüpheli bir trafik kazasında hayatını kaybeden Merhum Dr. Sadık Ahmet, Keşan’da düzenlenen panelde anıldı.
Edirne Valiliğinin katkısı, Trakya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen panele katılmak üzere Keşan ilçemize gelen T.B.M.M. Meclis Başkanı Prof. Dr. Sayın Mustafa Şentop, Valimiz Sayın H. Kürşat Kırbıyık ve il protokolü tarafından karşılandı.
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu’nun moderatörlüğünde düzenlenen panele, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, Ankara Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Saadettin Yağmur Gömeç ve Trakya Üniversitesi Balkan Araştırma Enstitü Müdür Yrd. Doç. Dr. Ali Hüseyinoğlu konuşmacı olarak katıldı.
Batı Trakya Türklerinin unutulmaz lideri Merhum Dr. Sadık Ahmet’in ailesinin ve Batı Trakya’dan çok sayıda misafirin katıldığı panelin değerlendirme kısmında bir konuşma yapan Valimiz Sayın H. Kürşat Kırbıyık;” Batı Trakya Türklüğünün yılmaz savunucusu, dava ve mücadele insanı rahmetli Dr. Sadık Ahmet’i doğum gününde hep birlikte anmak, hak ve özgürlük mücadelesini gelecek nesillere aktarmak adına düzenlemiş olduğumuz panelimize teşriflerinizden dolayı her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyor, sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Tarihimiz boyunca aziz milletimizin varlığını koruması ve geliştirmesinin çok çeşitli bedelleri olmuştur. Orta Asya steplerinden başlayan yolculuğumuzda, 1071 de Anadolu’nun kapıları Türklere açılmış zamanla 3 kıtada toprakları olan bir cihan İmparatorluğu kurmuşuz.”
Edirne’nin yaklaşık 1 asır boyunca, Osmanlı Devleti’ne başkentlik yaptığını ifade eden Edirne Valisi Sayın H. Kürşat Kırbıyık; “Edirne, Payitahtlık yapmış bir şehirdir. Fatih Sultan Mehmet Edirne’de doğmuş, tahta Edirne’de çıkmış, kutlu seferin tüm hazırlıklarını Edirne’de planlamış, İstanbul’un fethini Edirne’den başlatmıştır. Yüzyıllar boyunca Evlad-ı Fatiha’nın huzur ve güven içerisinde yaşadığı başta Balkan coğrafyası olmak üzere Rumeli’de Anadolu’da 19. Yy. başlarıyla birlikte çeşitli acılar yaşamış ve kaybedilen sadece savaşlar olmamış yüzyıllardır Türklerin vatan toprağı olan toprakları da olmuş. Göçler ve acılar yaşanmıştır. Her ne kadar birlikte yürüttüğümüz İstiklal Harbini kazansak da kimimiz Anavatanın toprakları dışında bu kutlu Türk davasını sürdürmek durumunda kalmıştır. Bu noktada Anavatanın ötesinde Türklük davasını sürdürme bayraktarlığını nasıl Azerbaycan’da rahmetli Ebulfeyz Elçibey yürüttüyse, Kıbrıs’ta nasıl rahmetli Rauf Denktaş yürüttüyse, Batı Trakya Türkleri için de bu bayraktarlığı rahmetli Dr. Sadık Ahmet üstlenmiştir. Dr. Sadık Ahmet’in eşsiz azmi, kararlığı, cesareti, özgüveni, liderliğini her yönüyle az önceki panelimizde gördük, bilgilendik. Bu anlamda da panelistlerimize çok teşekkür ediyorum.
Tabii, rahmetli Dr. Sadık Ahmet’in mücadelesi öyle bir mücadele ki, sadece bulunduğu bölgede değil, sözde demokrasinin simgesi olan, demokrasi naraları atan batının da gerçek yüzünü ortaya koyan bir mücadeledir. Bugün Avrupa Birliği üyesi olan Yunanistan’da bağımsız Milletvekili olabilmek için %3 lük bir baraj var. İşte bu barajı koyduran korkunun adı aslında rahmetli Sadık Ahmet olmuş ve bugün de aynı korkuyu aynı şekilde hissettiklerini görüyoruz.
Müslüman Türk azınlığının eğitim hakkından, vakıf kurma hakkına kadar getirilen kısıtlamalar. Seçilmiş müftülerimize yapılan baskılar. Vatandaşlıktan çıkarmalar. Demografi yapıyı değiştirme çabalar. Siyasal hakların engellenmesinde yatan korku, hep aynı korkudur. Dün olduğu gibi bugün de Batı Trakya Türkleri kimliklerini, dinlerini, inançlarını her türlü baskıya rağmen korumaktadırlar.
Müslüman Türk toplumunun kuşaktan kuşağa aktarılan bu mücadelesi için yürekten kutluyor ve bu mücadelede emeği geçen gayret sarf eden herkese şükranlarımı sunuyorum. Yine bu salonda özellikle Batı Trakya’dan gelen misafirlerimizle birlikte olmaktan büyük bir onur ve gurur duyuyorum.
Ecdadımızın her noktasını nakış nakış işlediği medreselerle, camilerle, kervansaraylarla, köprülerle donattığı Edirne’nin sınırları 6 bin kilometre kare gibi gözükse de aslında gönül coğrafyamızın, özellikle Balkanlardaki gönül coğrafyamızın çok daha geniş bir alanı kapsadığını burada bulunan herkes benim kadar biliyor.
Ben şehre gelen misafirlerimize şehrimizi anlatırken gurur duyduğum bir hususun özellikle altını çiziyorum. Ben bu şehrin 204. Valisiyim. 1361 yıllından itibaren, Lala Şahin Paşa ile başlayan bir misyon Osmanlı döneminde de Cumhuriyet döneminde de devam etmiş ve bugünlere kadar gelmiş. Bunun şu sebeple altını çiziyorum. Bizler Edirne Valiliği olarak, devletimizin tüm kurumları olarak her zaman sizlerin yanınızdayız, emrinizdeyiz. Bugün de böyle yarın da böyle olacak. Allaha şükürler olsun ki her türlü imkana sahibiz. Bizler sizlerin yanında olmaktan büyük bir gurur ve memnuniyet duyuyoruz.
Çok kıymetli misafirlerimiz sözlerime son verirken çok değerli Dr. Sadık Ahmet’i bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum. Başta kıymetli hocalarım olmak üzere bu panelin hazırlanmasında emeği geçen herkese kalben şükranlarımı sunuyorum. Yine bugün ki programımız dahilinde ülkemizden Yunanistan’a doğru giden son kavşak noktası olan köprülü kavşağın adını Dr. Sadık Ahmet köprülü kavşağı olarak değiştiriyoruz. Bu noktada da Karayolları Genel Müdürlüğümüze, Ulaştırma Bakanlığımıza teşekkür ediyorum. Çok anlamlı bir isim değişikliği oldu. Işık hanımla sohbetimizde belki kendisi söyler diye bırakmıştım ama müsaadenizle ben belirteyim. Rahmetlinin ismi birçok yere verildi ancak 3 yer bizler için çok önemli dedi. 1.’si Dışişleri Bakanlığının bulunduğu caddenin Dr. Sadık Ahmet caddesi olması çok önemli. 2. olarak İstanbul’da Fener Rum Patrikhanesinin bulunduğu caddenin ismi Dr. Sadık Ahmet olması çok önemli. 3. olarak ise bu kavşağa adının verilmesi. Yunanistan’dan gelişte ve Yunanistan’a giderken herkesin bu kavşağı görmesi ailemiz ve davamız için çok önemli olduğunu söyledi. Bu noktada duyarlılık gösteren herkese tekrar teşekkür ediyorum. Teşrifleriyle bugün bizleri onurlandıran T.B.M.M. Başkanımıza özellikle şükranlarımı arz ediyorum.” şeklinde konuştu
Keşan’da köprülü kavşağa Dr. Sadık Ahmet’in ismi verildi
Panelin ardından tüm katılımcılar ve misafirler ile birlikte Dr. Sadık Ahmet in isminin verildiği köprülü kavşağa geçildi. Keşan’dan Yunanistan’a doğru giden son kavşak noktası olan köprülü kavşağın adı geçtiğimiz günlerde alınan Keşan Belediyesi Meclis kararı ile Dr. Sadık Ahmet Köprülü Kavşağı olarak isimlendirilmiş oldu.
Dr. Sadık Ahmet Köprülü Kavşağının bulunduğu bölgeye gelen T.B.M.M. Meclis Başkanı Prof. Dr. Sayın Mustafa Şentop, Valimiz Sayın H. Kürşat Kırbıyık, Rahmetli Dr. Sadık Ahmet’in ailesi ve misafirler bu alanda fotoğraf çektirdiler. (Birlik Haber Ajansı-BHA)