İZMİR- BHA
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İzmir 8. Olağan İl Kongresi'nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Yağmur çiselese İzmir'in su basıyor, umurlarında değil. Rüzgâr kımıldasa, İzmir yaşanmaz hale geliyor. Havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Altyapı deseniz zaten hiç mevcut değil ki üzerinde konuşasınız. Hülasaten bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşıyor.
İzmir Körfezi'nin kötü kokudan yanına yaklaşılamadığı halde kıllarını kıpırdatmazlar
Sadece şu son on yılda yaşananlar bile şehrin CHP'li yerel yöneticiler ve siyasetçiler tarafından nasıl bir garabet sarmalına sokulduğunu göstermeye yeterlidir. Haklarını isteyen işçileri dinlemek yerine sokağa atarlar. İzmir Körfezi'nin kötü kokudan yanına yaklaşılamadığı halde kıllarını kıpırdatmazlar. Körfezin temizlenmesinin asli sorumlusu, millete olan saygısından dolayı bu meseleye çözüm arayan bakanlığın toplantısına katılma lütfunda dahi bulunmazlar.
Ülkenin en pahalı suyunu İzmirlilere içirirler. İlçelerine hizmet etmeleri için seçilen başkanlar İstanbul'da siyasi ikbal peşinde koşarlar. Kötü yönetimden dolayı işçi maaşlarını ödeyemedikleri için temel hizmetler bile aksar. Kentsel dönüşüm projelerindeki dolandırıcılıkların arkasında kendi partililerinin sureti belirir. Eski ve yeni başkanların şehre zerre kadar faydası olmayan kişisel kavgaları ayyuka çıkar. Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri önce protokole alıp başköşeye oturturlar, sonra özür dilerler.
İzmir her alanda sürekli geriliyor
Karşımızda neresinden tutsanız elinizde kalan bir İzmir fotoğrafı var. CHP Genel Başkanı bile bu durumun farkına varmış olmalı ki İzmir'in temsilindeki sorunları ikrar etmek mecburiyetinde kaldı. Kendi görevlerini yapmaktan aciz yönetimlerin başarısızlıklarını Atatürkçülük maskesiyle, ilericilik örtüsüyle, çağdaşlık perdesiyle gizlemeye çalışması da ayrı bir hastalık. İzmir her alanda sürekli geriliyor. Ama bunlar ilericilik kisvesi altında yağma düzenlerini devam ettirmek için canla başla uğraşıyorlar.
Bu kötü gidişat İzmir'in kaderi değildir. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu tabloyu değiştirmek boynumuzun borcudur. Tabii bunun için önce İzmir'deki vatandaşlarımızı siyasi tercihlerini ideolojik saiklerle değil, eser ve hizmet merkezli olarak yapmaya ikna etmemiz gerekiyor. Yıllar sonra bizzat işin sahiplerinin Atatürkçülüğü ve Kemalizmi Menderes'e karşı mücadele edebilmek için 'Biz icat ettik' dediği bir fanatizm, Menderes'in tüm kalbini adadığı şehir olan İzmir'i esir alamaz.
Gazi Mustafa Kemal'in mirasını yağmalamaktan bıkmadılar
Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, "Benim en büyük eserim Cumhuriyettir" derken, bunların Cumhuriyetin gelişmesine, kalkınmasına zerre kadar katkıları olmadı. Tam tersine, kendilerine affınıza sığınarak söylüyorum, kendilerine "Mustafa Kemal'in itleri" diyenlerle birlikte belediyelerde soygun düzeni kurmayı "Kent Uzlaşısı" adı altında meşrulaştırma çabasına girdiler. Kimi zaman seçim kazanmak, kimi zaman ceplerini doldurmak için yıllardır Gazi Mustafa Kemal'in mirasını yağmalamaktan bıkmadılar. Bir de utanmadan, arlanmadan, haya etmeden çıkıp bizim terörsüz Türkiye çabamızla kendi suç ortaklıklarını bir tutmaya kalkıyorlar. Muhalefeti alternatif vizyon ve program üretme sorumluluğu olmaktan çıkartıp, Türkiye ve Türk milletinin düşmanı kim varsa onların değirmenine su taşıma aracı haline bunlar getirdi. Eski Genel Başkanları bu şehrin milletvekili oldu. Yeni Genel Başkanları güya kendisini İzmirli olarak görüyor.
Peki, buradan size ve tüm İzmirlilere soruyorum: Topunun birden İzmir'e tırnak ucu kadar bir faydası, hizmeti dokundu mu? Var mı bu Genel Başkanlar şehrimize şunları şunları kazandırdı diye üç beş başlık sayabilecek birisi? Yok. Çünkü yapılan hiçbir şey yok. Belki geride hiçbir eser, hiçbir hizmet bırakmadılar. Ama her İzmir'e gelişlerinde yediler, içtiler, dağıldılar. Gazi'nin emaneti olan Cumhuriyete en büyük zararı, sorsanız Atatürkçülüğü ve Kemalizmi kimseye bırakmayan işte bu mirası yediye tayfa vermektedir."