‘Parti Meclisi karar değil, onay merci olacak’
Taybıllı; “Partimizin onayladığı tüzük ve uygulayacağımız program çerçevesinde, sizlere şunu çok açık gönüllülükle söyleyebilirim ki; çok çağdaş, katılımcı, demokratik bir tüzüğe kavuştuk. Dolayısıyla bu bizim iktidar giden yolculuğumuzda öncümüz olacak hareketlerimizi kolaylaştıracaktır. Türkiye’nin birinci partisi, yarının iktidar partisi olacağımızın sinyallerini bugünden veriyoruz. Örgüt denetiminde ön seçim yapılması halinde genel merkezin gösterdiği şekilde kotaların da uygulanmasıyla birlikte bildirilecek isimler parti meclisinde onaylanacak. Dolayısıyla nihai karar parti meclisinden çıkmış olacak ama örgütlerin istediği olacak. Bu yüzden bu tüzük için demokratik ve katılımcı diyoruz. Yani üyelerin daha önce sahip olmadığı kadar söz sahibi olduğu bir tüzükten bahsediyoruz. Yani artık parti meclisi karar merci gibi değil, onay merci gibi rol oynayacak. Parti meclisi örgütün görüşü doğrultusunda karar alacak” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tüzük Kurultayı, 4-9 Eylül tarihlerinde gerçekleştirildi. CHP Edirne İl Başkanı Av. Harika Taybıllı, bugün CHP İl Örgütü binasında Edirne’nin kurultay delegeleriyle birlikte kurultaya yönelik basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, CHP İl Başkanı Av. Taybıllı’yle birlikte CHP Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, CHP Edirne Merkez İlçe Başkanı Yücel Balkanlı, CHP Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, CHP Havsa İlçe Başkanı Memduh Doğramacıoğlu, CHP Edirne önceki dönem İl Başkanı Samet Kahraman, Edirne Belediyesi önceki dönem Başkanı Recep Gürkan ve Uzunköprü Belediyesi önceki dönem Başkanı Özlem Becan katılım sağladı.
‘VAYSAL’IN SAĞLIĞI TAMAMEN TEHDİT ALTINDA’
Toplantıda konuşan İl Başkanı Taybıllı, göreve gelişinden bu yana örgüt olarak gerçekleştirdikleri faaliyetlerden bahsetti. Lalapaşa’ya bağlı Vaysal Köyü’ne yaptığı ziyareti anlatan Taybıllı, taş ocaklarından dolayı bütün bir köyün sağlığının tehdit altında olduğunu söyledi. Taybıllı; “27 Ağustos’ta Lalapaşa ilçesine gittik. Orada Vaysal Köyü’nde bir taş ocağı problemimi var ve bunu yerinde görmek istedik açıkçası. Dışarıdan sorun var denildiğinde anlaşılanın çok üzerinde bir tabloyla karşılaştık. Orada çok büyük bir doğa katliamı yapılıyor. Bununla ilgili zaten takipçisi olacağımızı söyledik ve devamında da oraya ayrıca basın mensuplarıyla gitme düşüncesindeyiz. Doğa katliamı demek bile az kalıyor aslında çünkü orada bizim geleceğimizde katlediliyor. Çok ciddi toz çıkıyor, oradaki tozları insanlar soluyorlar. Orada küçük çocuklar var, gençler var, aileler var, hastalar var. Tamamıyla sağlıkları tehdit altında. Mera alanlarında genişleme eğilimi olan bir taş ocağından bahsediyorum. Genişleme halinde meralar, tarım arazileri de zarar görecek. Öylesine derinlere inilmiş ki; bunların telafisinin, tekrar ıslah edilmesinin pek de yolu yok gibi görünüyor” şeklinde konuştu.
‘BÜYÜK BİR COŞKUYLA KURULTAYIMIZI TAMAMLADIK’
Kurultay süreci hakkında konuşan Taybıllı; “Bugünkü toplantımızın ana konusu 4-9 Eylül tüzük kurultayımız. 4 Eylül tarihinde biz partimizin ilk kongresi olarak kabul ve ilan ettiği Sivas Kongresi’nin olduğu yerde, yani Sivas’ta 105’inci yıldönümünde, partimizin ikinci yüzyıl tüzük kurultayını, genel başkanımızın önderliğinde başlatmış bulunduk. 6 Eylül tarihinde Ankara’da devam etti. Önce tüzük komisyonunun daha önceki örgütlerden toplanmış olan, üyelerden gönderilen önerileri değerlendirilmişti süreç içerisinde. Tüzük komisyon üyemiz, başkanımız Samet Kahraman katıldı komisyon üyesi olarak. Daha sonrasında 6 Eylül’de tüzüğümüzün oy birliğiyle, büyük bir mutabakatla onaylanmasından sonra ertesi gün 7 Eylül’de parti programı masaları oluşturuldu ve bu masalarda parti programına yönelik çalışmalar yapıldı. Ben de orada bir masada moderatör olarak görev yaptım. Sonrasında 8 Eylül tarihinde parti programımızın da büyük bir coşku ve oy birliğiyle onaylanmasıyla da tüzük kurultayımızı tamamladık” diye konuştu.
‘ÇOK ÇAĞDAŞ, KATILIMCI, DEMOKRATİK BİR TÜZÜĞE KAVUŞTUK’
CHP’nin iktidar yolculuğunda öncü olacak ve hareketlerini kolaylaştıracak bir tüzük hazırlandığını dile getiren Av. Taybıllı; “Partimizin onayladığı tüzük ve uygulayacağımız program çerçevesinde, sizlere şunu çok açık gönüllülükle söyleyebilirim ki; çok çağdaş, katılımcı, demokratik bir tüzüğe kavuştuk. Dolayısıyla bu bizim iktidar giden yolculuğumuzda öncümüz olacak hareketlerimizi kolaylaştıracaktır. Türkiye’nin birinci partisi, yarının iktidar partisi olacağımızın sinyallerini bugünden veriyoruz. Ne kadar demokratik, ne kadar çağdaş, ne kadar katılımcı bir parti olduğumuzu ve bunu ülkeye yayacağımızın da göstergesini bu tüzük kurultayındaki güzel tabloyla tüm ülkeye gösterdiğimizi düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘ÖRGÜT DENETİMİNDEKİ ÖN SEÇİMLERDE, EŞİT TEMSİLİYET KOTASI UYGULANACAK’
81 ilde örgüt yönetiminde ön seçim uygulanacağını açıklayan Taybıllı, mecliste kadın-erkek eşit temsiliyeti için Parti Meclisi’nin yüzde 15’lik sorumluluk alacağını ifade etti. Taybıllı; “Yüzde 15 kontenjan Türkiye genelinde her seçim bölgesinde olacak şekilde uygulanacak. Gerçekten çok demokratik bir tüzüğümüz var. Bu uygulamaları son derece destekledik. 81 il başkanının mutabakatıyla bu kararlar verildi. Biz nispi temsiliyeti önermiştik. Belli bir miktar zaten kanundan kaynaklı olarak uygulanır ama onun dışında kalan miktar yönünde nispi temsiliyeti önerdik ama çoğunluğun kararıyla bu söz konusu olmadı. Milletvekili adaylarının belirlenmesi süreciyle ilgili parti meclisinden de gelecek kararlar bizim için önemli olacak. En nihayetinde kararı parti meclisi verecek. Tüzüğümüz neyi ön görüyorsa biz de o yönde tavrımızı ortaya koyacağız. Bizim tüzüğümüzde zaten örgüt denetiminde ön seçimin yapılacağı yansımış durumda. Çok net şekilde bunu tüm seçim bölgelerinde uygulama kararı var genel merkezin. Bunun da doğru olduğunu düşünüyorum. Fakat takdir edersiniz ki, geçtiğimiz seçime de baktığınız zaman ön seçim olup çok başarılı olan bölgeler olduğu gibi ön seçim olup kaybettiğimiz yerler de var. Dolayısıyla bunların tek bir ön seçim kararıyla değil, ön seçim kararıyla birlikte diğer ölçme ve değerlendirmeyle birlikte karma şekilde uygulanmasının çok daha başarılı olduğunu gördük. Zannediyorum ki bu şekilde olacaktır. Tabii ki bizim tutumumuz ön seçimden yana ve üyemizin dediğine kulak vereceğiz ama tekrar ölçme ve değerlendirmenin de kıymeti çok büyük. Ön seçimin örgüt denetiminde olması tercih edilebilir çünkü tüzüğümüze gelmiş olan kotalarımız var. Eşit temsiliyeti genel merkezimiz ve genel başkanımız çok önemsiyor. Eşit temsiliyetin sağlanabilmesi ancak örgüt denetiminde ön seçim olmasıyla söz konusu olabiliyor. Yani hakim denetiminde yapılan ön seçimde, oradaki çıkan karar sonucunda ‘hayır ben buraya genç koyacağım, kadın koyacağım, hem genç hem de kadın kotalarımız var bizim’ deme şansımız yok. Orada ne çıkarsa o. Fakat örgüt denetiminde ön seçim yapıldığı zaman bu kotaların uygulanma imkanı oluyor ve eşit temsiliyete adım adım daha çok yaklaşmış oluyoruz” açıklamasını yaptı.
‘3 DÖNEM KURALI ÖN SEÇİM GİRİLDİĞİNDE UYGULANMAYACAK’
Taybıllı, milletvekilliğinde 3 dönem kuralının getirildiğini belirtirken, ön seçimde seçilme durumunda 3 dönemin üstüne çıkılabileceğini kaydetti. Taybıllı; “2018 seçimleri itibariyle 3 dönem kuralı geldi. Ama bu 3 dönem kuralı, ön seçim uygulanması halinde geçerli olmayacak. Yani 3 dönem kuralı atama ve merkez yoklaması için geçerli ama ön seçime girildiği takdirde üyeler derse ki; ‘biz bu kişiyi tekrar bu görevlerde istiyoruz’, o zaman dört ve beşinci dönem de olabilecek” ifadelerine yer verdi.
‘DOĞRU BİR TÜZÜK ÇIKTIĞI DÜŞÜNCESİNDEYİM’
Tüzük çalışmaları öncesinde tüm örgütlere genelgeler gönderilerek görüş alındığını bildiren Taybıllı; “Bu tüzük çalışmaları başlamadan öncesinde, daha yerel seçim döneminde genelgeler gönderildi bütün örgütlere. Burada denildi ki; ‘üyelerinize gerek danışma kurulu toplantıları yaparak gerekse de dijital yani mail yoluyla tüzükte yapılması istenen değişiklikleri sorun ve bunları toplayın.’ Bunlar tüm seçim bölgelerimizden toplandı. Daha sonra tasnif edildi. Sonrasında bir taslak hazırlanmak suretiyle oluşturulan komisyona sunuldu. Komisyonda dört toplantı boyunca bunlar değerlendirildi. Genel olarak hep aynı şeyler istendi. Örneğin; üyeliklerin durumu, kotalar, kontenjanlar gibi talepler gelmişti ve bunlarla alakalı da doğru bir tüzük çıktığı düşüncesindeyim. Şu an için bir fikir değişikliği yok, gayet iyi olduğunu düşünüyorum” açıklamalarında bulundu.
‘PARTİ MECLİSİ ÖRGÜTÜN GÖRÜŞÜ DOĞRULTUSUNDA KARAR ALACAK’
Parti Meclisi’nin nihai kararı vereceğini ancak ön seçim sonuçlarına müdahil olarak değişikliğe gidemeyeceğini söyleyen Taybıllı; “Son kararı her zaman parti meclisi verir dediğim zaman, ‘biz burada ne yaparsak yapalım, örgüt kimi isterse istesin parti meclisi istediğini atayacak’ anlamında söylemedim bunu. En üst karar merci parti meclisi olduğu için parti meclisinden geçen karar nihai karar olmuş oluyor ama bu parti meclisinin buradaki seçimlere müdahil olacağı anlamını çıkarmayalım. Dolayısıyla burada bir örgüt denetiminde ön seçim yapılması halinde genel merkezin gösterdiği şekilde kotaların da uygulanmasıyla birlikte bildirilecek isimler parti meclisinde onaylanacak. Dolayısıyla nihai karar parti meclisinden çıkmış olacak ama örgütlerin istediği olacak. Bu yüzden bu tüzük için demokratik ve katılımcı diyoruz. Yani üyelerin daha önce sahip olmadığı kadar söz sahibi olduğu bir tüzükten bahsediyoruz. Yani artık parti meclisi karar merci gibi değil, onay merci gibi rol oynayacak. Parti meclisi örgütün görüşü doğrultusunda karar alacak” sözlerini söyledi.
‘MİLLETVEKİLLİĞİNİ YAKIŞTIRIYORLARSA NE MUTLU BANA’
Taybıllı, bir sonraki seçimde milletvekilliğine aday olup olmayacağı sorulması üzerine; “Siyaset, 24 saat sonrasının ne olacağını kestiremediğimiz bir alan. Dolayısıyla öyle takdir edilirse ki ben daha önceki toplantıda da söyledim, partim bana hangi görevi uygun görürse ben o göreve layık olmak için elimden geleni fazlasıyla yaparım. Ama şu anda öyle bir şey söz konusu değil. Yakıştırıyorlarsa ne mutlu bana” yanıtını verdi.
‘YENİ TÜZÜKTE GÜVENCE SAĞLANDI’
Edirne Belediyesi önceki dönem Başkanı Recep Gürkan, CHP’de bundan sonra yapılacak olan örgüt denetimindeki ön seçimlerin, değiştirilememesi yönündeki maddenin tüzüğe eklendiğini söyledi. Gürkan; “Örgütümüz ön seçim dediğinde, hakim denetiminde, yani seçim kurulu denetiminde ön seçimi anlar. Bu şu anlama gelir; öyle bir seçim yapın ki, tüm üyeler oy kullansın ama çıkan sonuçlara da kimse karışamasın. Yani örgütün istediği şey budur. Bu tüzüğümüzde var. Örgüt denetiminde ön seçim dediğimizde de il başkanlığımızın koordinasyonunda yapılan, yine tüm üyelerin oy kullandığı ön seçimi anlıyoruz. Bugüne kadar bizim örgütümüzün hakim denetiminde olmayan örgüt denetimindeki ön seçime karşı çıkmasının nedeni buradan çıkacak sonuçların genel merkezde değiştirilebileceği kaygısıydı. Genel merkezimizde, genel başkanımız sayın Özgür Özel de, il başkanlarımız da ve kurultay delegeleri de bu hassasiyeti dile getirdikleri için tüzüğümüzde buna göre biz düzenleme yapıldı. Örgüt denetiminde yapılan seçimlerin sonucu değiştirilmeden parti meclisinde kabul edilebilecek. Yani aslında burada şeklen hakim denetiminde yapılan ön seçimle, örgüt denetiminde yapılan ön seçimin kabulü anlamında, ya da değiştirilememesi anlamında o güvence sağlandı yeni tüzükte” dedi.
‘GENEL MERKEZ YETKİSİNİN ÇOĞUNU ÖRGÜTE VERDİ’
Gürkan, CHP’nin cinsiyet ve gençlik kotalarının parlamentoya yansıtabilmek için, hakim denetimi yerine örgüt denetiminde ön seçimlerin yapılacağını bildirdi. Gürkan; “Hakim denetiminde yapılan ön seçimde, tüzüğümüzde var olan ve bugün oranları arttırılan cinsiyet ve gençlik kotaları kullanılamıyordu. Ne çıkarsa onu uygulamak zorundasınız ama CHP öteden beri tüzüğünde yüzde 33 olan, bu dönem 35 ve 20 olarak uygulanacak cinsiyet ve gençlik kotalarını uygulamalarını parlamentoya yansıtmak istiyor. Bunu parlamentoya yansıtmak için de hakim denetiminde değil, örgüt denetiminde seçim yaparsa diyecek ki; ‘ben Edirne’de dört milletvekilinin birinci sırasını ya da ikinci sırasını cinsiyet kotasına, üçüncü ve dördüncü kotasını gençlik kotasına ayırdım’. O zaman tıpkı bizim parti meclisi seçimlerinde çarşaf listede yaptığımız gibi o kotaya göre seçim ortamı düzenlenecek. Burada bizim için önemli olan şu; hem cinsiyet kotasının, hem gençlik kotasının parlamentoya yansıtılması temsilci anlamında, ama diğer taraftan Edirne’den çıkan örgüt yönetimindeki ön seçim sonuçlarının da parti meclisi tarafından değiştirilmeden kabul edilmesi ki bu tüzükle güvence altına alındı. Mesela il örgütü ön seçim istedi, parti meclisi gidip temayül yoklaması alamayacak. Aslında genel merkez bu tüzükle aslında kendi elini çok bağladı. Yetkisinin çoğunu örgüte verdi” şeklinde konuştu.
‘EDİRNE’YE KADIN VE GENÇLİK KONTENJANI UYGULANMAYACAK’
Yüzde 15’lik Parti Meclisi değişiklik kontenjanının Edirne’de uygulanamayacağını anlatan Gürkan; “Yüzde 15 her 7 temsilciden birisi anlamına geliyor. Matematiksel olarak Edirne bu sınıfa giremiyor çünkü dört milletvekilimiz var ve yüzde 15 Edirne’de uygulanamıyor. Edirne bu anlamda kontenjan uygulanamayacak illerden birisi. Mesela Kırklareli’de 3 milletvekili var, uygulanamayacak ama Tekirdağ’da uygulanma olasılığı var” diye konuştu.
Adem Batuhan SEVER