Sivas

Eczacı Odası Başkanı Eren: 2025 yılı daha da karanlık bir yıl olarak anılacaktır

Sivas'ta Eczacılar Odası "Sağlık kapınız açık kalsın" temasıyla sorun ve taleplerini anlatmak amacıyla basın açıklaması yaptılar.

Abone Ol

HAKAN BAKAR/SİVAS-BHA

Türkiye Eczacılar Birliği 37. Bölge Sivas Eczacı Odası Başkanı Bahadır Eren, oda üyeleri ile birlikte mevcut ekonomik koşullar ve artan maliyetler karşısında eczanelerin korunması gerektiğine dikkat çekmek amacıyla Sivas'ta Eczacılar Odası hizmet binasında bir basın açıklaması yaptı.

Oda Başkanı Bahadır Eren, üyeleri ile birlikte grup adına yaptığı açıklamada, "Biz eczacılar, halkımızın sağlık kapısını açık tutmak için buradayız ve mücadelemize devam edeceğiz. Sesimiz duyulmazsa, gerekli önlemler alınmazsa 2025 yılı daha da karanlık bir yıl olarak anılacaktır. Haklı taleplerimizin karşılanması için gerekli adımlar atılsın, sağlık kapınız açık kalsın!" dedi.

"Sağlık kapınız açık kalsın"

Başkan Eren, açıklamada şu ifadelere yer verdi. "Değerli Basın Mensupları, Bizler, köylerden kentlere, ilçelerden mahallelere, ülkemizin dört bir yanında kesintisiz sağlık hizmeti sunan, toplumla iç içe, birinci basamak sağlık hizmet sunucusu olan eczacılarız. Bizler, hastalarımızın ihtiyaç duydukları ilaçlara en güvenilir ve en hızlı şekilde ulaşmalarını sağlayan, en yakın sağlık danışmanlarıyız. Birinci basamak sağlık hizmetinin ayrılmaz bir parçasıyız. Ancak mevcut ekonomik koşullar ve artan maliyetler karşısında eczanelerimizi koruyan, onları ayakta tutan gerçekçi önlemlerin alınmadığı bir noktadayız. Defalarca dile getirmemize, taleplerimizi ısrarla ifade etmemize rağmen eczanelerdeki kan kaybı görmezden gelindi. Bu anlamda 2024 yılı hem hastalarımız hem de bizim açımızdan çok zor geçti. 30 bini aşkın eczanemiz, sunduğu ilaç ve eczacılık hizmetlerini sırtındaki mali yüklerle boğuşarak sürdürebildi. Ama daha da kötüsü sesimiz duyulmazsa, gerekli önlemler alınmazsa 2025 yılı daha da karanlık bir yıl olarak anılacaktır. Eczanelerimizin ışığının karardığı, sağlık kapısının kapandığı bir yıl." şeklinde ifade etti.

"4 aydır yeni bir protokol üzerinde mutabakat sağlanamamıştır"

Türk Eczacıları Birliği ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) arasındaki İlaç Temin Protokolü 1 Ekim 2024 tarihinde sona ermiştir. 4 aydır yeni bir protokol üzerinde mutabakat sağlanamamıştır. Yeni bir protokol imzalanamamıştır. Buna rağmen, eczanelerimizde ilaç eczacılık hizmetleri halen büyük bir özveriyle sürdürülmektedir, diyen Başkan Eren, "Eczanelerimizin ilaç ve eczacılık hizmetlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebileceği, günün ekonomik koşullarına uygun bir protokolün ivedilikle hayata geçmesini hem kendimiz hem de hastalarımız adına talep ediyoruz. 30 bini aşkın eczanemizin ayakta kalması, hastalarımıza hizmet sunumuna devam edebilmesi, ancak gerçekçi koşullarda ve tam bir mutabakatla imzalanacak protokole bağlıdır." ifadelerine yer verdi.

"Siyasi partilerin değerli temsilcilerine defalarca aktardık"

Sosyal Güvenlik Kurumuna, bir sorumluluğunu daha hatırlatmak istiyoruz diye konuşmasına devam eden Başkan eren, "Sosyal Güvenlik Kurumu mevzuatta bulunmasına rağmen, Kamu Kurum İskontosunu ülkeden çekilme tehdidiyle uygulamayan, aradaki fiyat farkını vatandaşlarımızın sırtına yükleyen ilaç firmalarına izin vermemelidir. Sosyal Güvenlik Kurumunu göreve davet ediyoruz; Kamu Kurum İskontosundan doğan fiyat farkları vatandaşlarımızın cebinden çıkmasın istiyoruz. Bunun yanı sıra, Sağlık Uygulama Tebliğinde son yapılan düzenleme ile hasta katılım paylarına yüzde 542’ye ulaşan artışlar yapılmıştır. Emekli, asgari ücretli ve özellikle kronik hastalığı bulunan vatandaşlarımızı çok zor durumda bırakan bu artışların geri çekilmesini istiyoruz. Ayrıca söz konusu muayene ücretlerinin tahsilatı, hiçbir ilgisi olmamasına rağmen eczanelerimize yaptırılmakta, vatandaşlarımızla meslektaşlarımızı karşı karşıya getirmektedir. Eczacılar olarak muayene ücretlerini SGK adına vatandaşlarımızdan tahsil etmek istemiyoruz. Hem Bölge Eczacı Odalarımızın Başkanları hem de Türk Eczacıları Birliği yöneticileri  yaşadığımız bu zorlukları konunun yetkililerine, siyasi partilerin değerli temsilcilerine defalarca aktardık. Ancak ne yazık ki ne hastalarımız ne de meslektaşlarımız adına kalıcı ve gerçekçi bir çözüme henüz ulaşamadık. Bugün sessiz kalırsak, hastalarımız ilaçlarına erişimde çok daha büyük sorunlar yaşayacak. Bugün sessiz kalırsak, eczanelerimiz birer birer kapanacak. Bu nedenle buradan tüm Bölge Eczacı Odalarımız ile birlikte haykırıyoruz: İlaç ve sağlık hizmetlerinde bilginin, emeğin ve güvenin ilk adresi olan eczanelerimizin bu şartlarda ayakta kalması mümkün değildir. Acil önlemler alınmazsa eczane iflaslarının başlaması an meselesidir. Bu talebimiz sadece meslek grubumuz adına yapılan bir çağrı değildir! Bilinmelidir ki, ülkemizde halk sağlığı sisteminin etkinliği ve ayakta kalması da ancak bu şekilde mümkündür. Biz eczacılar, halkımızın sağlık kapısını açık tutmak için buradayız ve mücadelemize devam edeceğiz. Haklı taleplerimizin karşılanması için gerekli adımlar atılsın, sağlık kapınız açık kalsın!" şeklinde açıklama yaptı.