“Zeytinyağı İhracatının Kısıtlanması İçin Yapılan Baskıyı Doğru Bulmuyoruz”

Tüm dünyada iklim değişikliğine bağlı olarak zeytin ve zeytinyağı üretiminde zorluklar yaşanıyor. Yaşanan bu iklim değişikliğinden Türkiye’de nasibini aldı. Zeytin üretimindeki aksaklık zeytinyağı üretimini etkilerken bu yıl fiyatlarda arttı.

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“Zeytinyağı İhracatının Kısıtlanması İçin Yapılan Baskıyı Doğru Bulmuyoruz”

Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, zeytinyağı fiyatının yükselmesinden dolayı sofralık zeytin işi yapan firmaların zeytinyağı ihracatının kapatılması ve kısıtlanması yönünde Ticaret Bakanlığına baskı yaptığını belirterek bu yaklaşıma karşı olduklarını söyledi. Başkan Çondur, “Bu durumu zeytinyağı değerinin düşürülmesi adına yapılan bir çalışma olarak görüyorum. Zeytinyağı ihracatının kısıtlamasını veya ihracatının engellenmesine yönelik herhangi bir hareketi kesinlikle doğru bulmuyoruz” dedi.

İspanya’da ki zeytinyağı üretiminde gerileme olmasından kaynaklı zeytinyağı fiyatında artış yaşandığını dile getiren Başkan Çondur, “Net bir rakam vermek yanlış olur ama fiyatlar zaten arttı. 2022 yılında ortalama İspanya zeytinyağı ton fiyatı bin 300 Eurolardayken şu anda 7 bin 700 Euro ya kadar yükseldi. Bunun yanında kurda meydana gelen artış da Euro’nun yükselmesinden kaynaklı olarak da şu anda zeytinyağı, dizem dediğimiz zeytinyağları 180 liraya kadar işlem görmekte. Sezon başında bu fiyatlar 70 liralardaydı. Dolayısıyla 70 liradan 180 liraya kadar bir artış söz konusu oldu. Zeytinyağında artışı zaten yaşadık. Tabii bunun en büyük sebebi İspanyolların 1 milyon 600 bin ton civarında olan zeytinyağı üretimi geçen yıl 700 bin tonlara kadar geriledi. İtalyan’ın da Tunus’un da Yunanistan’da üretimlerindeki azalmalardan dolayı dünya fiyatlarında ciddi anlamda artış meydana geldi. Türkiye bu krizi fırsata çevirdi diyebiliriz. Türkiye’de de bu yıl rekolte tespiti 421 bin ton olarak gerçekleşmişti ama bizim tahminimiz üretim yaklaşık 350 bin tonlarda. Normalde 200-220 bin ton civarında zeytinyağı üretirken biz bu yıl 350 bin tonla üretimle kapattık. Tabii dışarıda da zeytinyağının üretimindeki azalıştan dolayı fiyatların yükselmesi, özellikle Türkiye’ye yaradı diyebilirim. Biz Aydın olarak Türkiye’deki en büyük zeytinyağı üreticisi olan iliz. Özellikle Aydın’daki zeytinyağı üreticilerimizden şu döneme kadar yağlarını muhafaza edebilenler ciddi bir kar sağlamış oldular” ifadelerini kullandı.

“Yurtdışındaki Üretim Rakamları Çok Önemli”

2024 yılında yaklaşık 150 bin ton zeytinyağı üretimi olacağını beklediklerini söyleyen Çondur, “2024 yılını şu an konuşmak için çok erken. Daha rekolte tespiti bitmiş durumda değil ama piyasada konuşulan rakamlarla yaklaşık 150 bin ton civarında zeytinyağı üretimi olacak diye bekleniyor. Bu üretim olursa büyük ihtimalle devreden de bir yağ olacak. Üretim olursa eğer İspanya, İtalya, Yunanistan, Tunus gibi ülkelerde de aynı şekilde geçen yıldaki gibi üretimde azalış söz konusu olursa o zaman yağ fiyatları şu anki güncel durumunun da üzerine çıkabilir. Ama yılbaşından sonra mı olur önümüzdeki sene ilkbahardan sonra mı olur bunu bilemeyiz. Bunu söylemek de yanlış olur. Dediğim gibi yurt dışındaki üretim rakamları çok önemli. Türkiye’de de belli bir üretim olacak ama geçen seneki kadar bir üretim beklemiyoruz. O yüzden üretici belki ümitle bakıyor olabilir. Ama zeytinyağında bazı spekülatif şeyler, haberler de söz konusu. Özellikle Körfez Bölgesi’nde şu anda zeytinyağının fiyatının yükselmesinden dolayı yemeklik, sofralık zeytin işi yapan firmalar zeytinyağı ihracatının kapatılması ve kısıtlanması yönünde Ticaret Bakanlığını çok fazla bastırmaya başladılar. Bunun sebebi olarak da eğer zeytinyağı fiyatları yüksek olursa zeytinin yağlığa gideceğini dolayısıyla da sofrada kendilerine zeytin bulamayacağı için sofralık zeytin piyasasının daralacağı yönünde ilginç bir öngörüleri var. Biz bu işe kesinlikle karşı çıkıyoruz. Biz Aydın Ticaret Borsası olarak sofralık zeytin için bakanlığa başvuran oda ve borsaların bu yaklaşımının karşısındayız. Özellikle ülkemize fırsat olarak geçmiş olan zeytinyağının değerinin düşürülmesi adına yapılan çalışma olarak görüyorum. Bizim talebimiz kesinlikle zeytinyağı ihracatının kısıtlamasını veya ihracatının engellenmesine yönelik herhangi bir hareketi kesinlikle doğru bulmuyoruz ve bunu bakanlığa da yetkili mercilere de ilettik. Yani gelecek yıl Avrupa’da üretim rakamlarında bir düşüş meydana gelirse o zaman Türk zeytinyağı üreticisini tekrar bir fırsat yılı olarak görüyorum” diye konuştu.

“Ağustos Ayındaki Hava Şartları İncirin Üretim Rakamları Ve Kalitesi Açısından Önemli”

Aydın’da hava şartları nedeniyle birçok ürünün zarar gördüğünü ama Ağustos ayında beklenmedik bir durum olmadığı sürece incirde bekledikleri üretim rakamını elde edeceklerini söyleyen Çondur, “Bu yıl mevsim normallerinin çok üzerinde yağmurlar meydana geldi. Aydın’ımız Haziran ayı başında ciddi bir yağış aldı. Haziran ayı mevsim normallerinin altında hava sıcaklığıyla ve güneşlenme süresiyle geçti. Tabii böyle olunca da ilimizde yetiştirilen ürünlerin hemen hemen hepsinde bir geçicilik meydana geldi. Tabii bunlardan incir de nasibini aldı. Özellikle domates çok büyük zarar gördü. Pamuklarda üretim geç kaldı. Buğday hasadı da gecikti. Buğdayda verimi kayıpsız kapattık diyebilirim. Aydın özelinde buğday verimi güzeldi. İncirde şu anda daha net bir şey söylemek için çok erken. Çünkü incir Ağustos’un 15’inden itibaren kuruma sırasında kuru incir, özellikle 15 ağustostan sonra havadaki nem miktarı eğer düşük olursa ve poyraz olursa kalite de çok iyi bir trend yakalıyoruz. Ama çiğ yağarsa, nem yüksek olursa ve poyraz esmeyip rüzgarsız geçerse nem miktarının arttığı noktalar da incirin kalitesi ve üretim rakamları da yani rekoltesinde ciddi anlamda bir düşüş yaşanıyor. O yüzden incirde bunu konuşmak için daha çok erken ama görüntü olarak şu anda rekolte tespit çalışmaları da Tarım Bakanlığımız tarafından yapılmakla beraber görüntü olarak incirde de geçen yılki düzeyde bir üretim bekliyoruz. Ama söylediğim gibi Ağustos ayındaki hava şartları incirin özellikle üretim rakamları ve kalitesi açısından çok önemli. Rekolte tespitini bakanlığımız yakın zamanda açıklar. Biz de bu komisyonun içerisindeyiz ve hala tespit çalışmaları devam ediyor. Ama geçen yıldan ben size bilgi verebilirim. 2022 yılında incirin tescil edildiği dört büyük borsada yani Aydın Nazilli, İzmir ve Ödemiş Borsalarının toplamında 82 bin 798 ton incir tescili yapmış durumda. Eğer mevsimde olağanüstü bir durum olmazsa bu üretim rakamını veya kaliteyi düşürmeyecek bir durum olmadığı takdirde tahminimiz yine incirde bu rakamlarda bir üretim elde ederiz diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Zeytinyağı İhracatının Kısıtlanması İçin Yapılan Baskıyı Doğru Bulmuyoruz”