ANKARA-BHA
Ankara Sanayi Odası (ASO), Türkiye’nin iller bazında dış ticaret performansını teknoloji düzeyine göre inceleyen “Ankara’nın ve İllerin Dış Ticaretinin Teknolojik Analizi (2004-2024)” başlıklı raporunu yayımladı. Raporda, 2024 yılı itibarıyla Ankara’nın ihracatında yüksek teknolojili ürünlerin payının yüzde 12,1’e ulaştığı ve bu oranla Türkiye ortalaması olan yüzde 3,6’nın ve İstanbul, İzmir, Kocaeli, Bursa ile Gaziantep gibi büyük sanayi şehirlerinin oldukça üzerinde bir performans gösterdiği belirtildi.
Toplam 15 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Ankara, yalnızca hacim açısından değil, ihracatın niteliği bakımından da dikkat çekici bir başarıya imza attı. ASO, bu performansın özellikle savunma ve havacılık sanayisindeki güçlü altyapı sayesinde gerçekleştiğini vurguladı.
Savunma ve havacılık sektörleri öncülük ediyor
Rapora göre, Ankara 1,7 milyar dolarlık yüksek teknolojili ihracat hacmiyle Türkiye genelindeki yüksek teknoloji ihracatının yaklaşık yüzde 20’sini tek başına gerçekleştirdi. Savunma ve havacılık sektörleri, Ankara’nın bu alandaki lokomotifi olurken, silah ve mühimmat ihracatının yüzde 55’i Başkent’ten yapıldı. Ayrıca, ölçme, kontrol, test ve seyrüsefer amaçlı cihazların ihracatı da 374 milyon dolara ulaşarak rekor kırdı.
Ankara’nın yüksek teknoloji dış ticaret açığı da en düşük seviyesine gerileyerek yüzde 49’a düştü. Bu da Ankara’nın teknoloji odaklı üretimde sadece ihracat yapan değil, aynı zamanda cari açıkla mücadele eden bir yapıya sahip olduğunu ortaya koydu.
“Ankara, teknoloji temelli kalkınmada öncü rol üstleniyor”
Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, yüksek teknolojili ihracatta Ankara’nın liderliğinin Türkiye ekonomisi için stratejik öneme sahip olduğunu ifade etti. Ardıç, “Ankara, savunma ve havacılık sanayideki lider pozisyonuyla yüksek teknolojili üretimde ve ihracatta farkını ortaya koyuyor ve Türkiye’nin rotasını belirliyor. Başkentimizi sanayi ve teknolojinin merkezi haline getirmek için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz” dedi.
Seyit Ardıç, sürdürülebilir kalkınmanın yüksek teknolojili ihracatla mümkün olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu:
“Gelişmekte olan ülkelerde yüksek teknolojili ihracatın payı ortalama yüzde 20 seviyesindeyken, Türkiye’de bu oran yalnızca yüzde 3,6. Bu tabloyu değiştirmek, kamu politikalarının yanında üniversitelerimize, girişimcilerimize ve sanayicilerimize düşen önemli sorumluluklarla mümkün. Bilim, teknoloji ve sanayi arasında güçlü bir ekosistem inşa etmek zorundayız. Fiyat rekabetinin ötesine geçerek yenilik, Ar-Ge ve dijital dönüşüme daha fazla odaklanmalıyız.”
