Artvin Valisi Cengiz Ünsal, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclis Başkanı Zorlu Töre’nin teşrifleriyle Artvin Çoruh Üniversitesi’nde düzenlenen “Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50'nci Yılı” konulu panele katıldı.
Yakın dönem Türkiye tarihi açısından önemli bir olay olan Kıbrıs Türk Barış Harekâtı’nı, ellinci yıl dönümünde anmak ve zihinlerde taze tutmak amacıyla Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı (ATAM) ve Artvin Çoruh Üniversitesi iş birliğinde düzenlenen panelin moderatörlüğünü Artvin Çoruh Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Bilgin yaptı.
Panelin girişinde bir konuşma gerçekleştiren Vali Cengiz Ünsal, yaptığı konuşmasında; “1963-1974 yılları Kıbrıs Türkleri için Ada'nın yüzde 3'lük bir kısmına hapsedildikleri, kan, gözyaşı, zulümle dolu bir dönem demekti. Kıbrıs Türk halkı hem kurucusu ve ortağı olduğu devletten dışlanıyor hem de eli kanlı EOKA'nın insanlık dışı baskı ve saldırılarına maruz kalıyordu. Ada'ya konuşlandırılan BM Barış Gücü bile cinnet furyasını durduramadı, katliamın önüne geçemedi. 1974 yılına gelindiğinde Kıbrıs Türk'ünün varlığına kasteden insanlık dışı saldırılar zirveye ulaşmıştı.
Tam 50 yıl önce, kahraman Mehmetçik Kıbrıs Türkü’nün istiklaline vurulmak istenen hançeri sökmek üzere tarihi bir adım attı.20 Temmuz 1974 ana vatan ve garantör ülke olarak uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan hak ve yükümlülüklerimizle tarihin omuzlarımıza yüklediği sorumlulukla harekete geçtiğimiz tarihtir. İnsan olmak, vicdan sahibi olmak bize ne sorumluluk yüklüyorsa Türkiye olarak bu sorumluluğun gereğini yerine getirdik. O gün tüm dünyaya Kıbrıs Türk'ünün yalnız olmadığını ve asla yalnız bırakılmayacağını gösterdik.
Yarım asır önce Kıbrıs Türkü’nün özgürlüğü, huzur ve refahı için başlayan bu tarihi harekât, aynı zamanda evrensel insan hakları ve uluslararası hukukun korunması yönünde atılan barışçıl bir adımdır.
Kıbrıs Barış Harekâtı; maruz bırakıldığı hukuk ve insanlık dışı uygulamalara cesaret ve sabırla karşı koymasını bilen Kıbrıs Türkü’nün istiklal ve istikbalini koruma ve bu değerlere sahip çıkma yönündeki kararlılığının simgesidir.
Bu harekât yalnızca Kıbrıs Türklerinin değil, aynı zamanda tüm milletimizin de gurur kaynağıdır. Kıbrıs Türkü’nün kararlı mücadelesinde her zaman yanında olan Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs Türk halkının layık olduğu müreffeh yarınlara ulaşmasını sağlamak için tüm gücüyle destek vermeye devam edecektir. Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti; Kıbrıs meselesinin adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşması ile Ada’da barış ve istikrarın temini için her zaman uzlaşıdan ve müzakereden yana olmuştur.
Kıbrıs Türk halkı, Barış Harekatı’nın getirdiği istikrar ortamında daima ileriye gitmekte, harekatın açtığı bu yolda başarı ve güvenle geleceğe emin adımlarla yürümektedir.
Günümüzde pek çok coğrafyada üstlendiği etkin ve yapıcı rol ile müzakere masalarının ve uluslararası güvenliğin vazgeçilmez üyesi olan Türkiye Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi bugün de yavru vatanın varlığının, meşru çıkarlarının ve güvenliğinin daima garantörü olacak; barışın kalıcı hale gelmesi ve Kıbrıs Türk halkının huzur içinde yaşaması için mücadelesini sürdürmeye devam edecektir.
Bu duygu ve düşüncelerle; Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılarak canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. Hayatta olan kahraman gazilerimize de sağlıklı ve huzurlu uzun ömürler diliyorum. Sizleri en kalbi duygularımla sevgi ve saygıyla selamlıyorum.” dedi.
KKTC Meclis Başkanı Töre’nin canlı tanıklığıyla Kıbrıs Barış Harekatı’nı anlattığı panelde, panelist olarak Doç. Dr. Hasan Cicioğlu ve Doç. Dr. Mehmet Balyemez de Kıbrıs Barış Harekatı’nın sebep ve sonuçları ile uluslararası alanda algısı konularında konuşma gerçekleştirdi.