ANTALYA-BHA Türklerin tarihindeki önemli simgelerden biri olan kıl çadır, özgürlüğü ve göçebe yaşam tarzını temsil eden bir yapıdır. Bu geleneksel çadırlar, Türklerin evcilleştirdiği keçilerin kılından yapılır ve birçok aşamadan geçerek tamamlanır. Keçiler kırkılır, kıl taraklarla taranır, tenderekte eğirilir ve ıstarda dokunarak kara çulhalara dönüştürülür. Bu işlemler, çadırın yapımına önceden yapılan hazırlıklardan sadece bir kısmıdır.

Kıl çadır, sadece bir barınak olmanın ötesinde, Türk kültürünün simgesidir. Yörükler, bu çadırları taşırken aynı zamanda hayatlarının merkezinde, göçebe kültürünün temel taşlarını taşımış olurlar. Çadırlar, daima herkese açık olup, göçebe yaşamın hoşgörüsünü ve paylaşımını yansıtır. Kapıları her zaman açık olan bu çadırlar, insanlara girip yer bulabilme imkânı tanır.

Tarihte kurulan pek çok Türk devleti, ilk adımlarını kıl çadırlarının altında atmıştır. Bu çadırlar, sadece bir barınak değil, aynı zamanda Türk milletinin özgürlük ve bağımsızlık ruhunun sembolüdür.

Yörüklerin yaşam tarzı, hayvanlarıyla birlikte göç ettikleri bu çadırlar, Türk halkının buluşu ve yuvası olarak tarih sahnesinde önemli bir yer tutar. Bu geleneksel yapılar, Türk kültürünün köklü mirasını yansıtarak, geçmişten bugüne geleneklerin yaşatılmasında büyük rol oynamaktadır.

Kıl çadır, bugün de Türk kültürünü yaşatmanın bir simgesi olmaya devam etmektedir.