Şevket Gölük / ANKARA-BHA
Halk Eğitim Merkezlerinde çalışan usta öğreticiler hak kayıplarına karşı 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yaptı. Usta öğreticilerin başkent Ankara’daki basın açıklamasının adresi Ulus Heykel’di. Heykel alanında toplanan usta öğreticiler Ankara oyun havaları ile oyun oynarken, Özlük Hakkımızı İstiyoruz, MEB Usta Öğreticine Sahip Çık, Eğitimden Öğretimden Tasarruf Olmaz, Halkı Mesleki Eğitim Özgürlüğünden Mahrum Etmeyin dövizleri taşıyarak, “Kotaya Hayır” diyerek taleplerini dile getirdiler.
Basın açıklamasına Meslek Eğitimcileri Usta Öğreticiler Federasyonu Onursal Başkanı Dilek Bayındır ve Halk Eğitim Merkezlerinde çalışan usta öğreticiler katıldı.
Meslek Eğitimcileri Usta Öğreticiler Federasyonu adına basın açıklamasını okuyan Turhan Ataş, “Usta öğreticiler olarak kadro ve özlük haklarımızın iyileştirilmesi taleplerimizin karşılanmasını umarken Milli Eğitim Bakanlığımızın yeni yönetmeliği ile neredeyse hiçbir kurs açamaz hale geldik” dedi.
Usta öğreticiyi tamamen bitirmeye yönelik olan yönetmeliğe tepki gösteren Ataş, “Geçici personel olarak istihdam edilen kadrosuz usta öğreticiler Milli Eğitim Bakanlığı tarafından memur veya sözleşmeli personel olarak kabul edilmemektedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ise işçi olarak sayılmamaktadır. Maalesef yeni yayınlanan yönetmelikte usta öğreticilerin statüsü hakkında bir tanım bulunmamaktadır. Bu durum statüsü belli olmayan, iş güvencesinden yoksun, hiçbir özlük hakkına sahip olmayan, ücretleri, resmi tatiller, bayramlar ve bunun gibi günlerde kesintiye uğrayan. Ücretlerini tam aldıklarında dahi asgari ücretin çok altında olan, kıdem tazminatı olmayan ve hiçbir sosyal güvencesi olmayan eğitim emekçisi sınıfının oluşmasına yol açmıştır.
Ülkemizin en ücra coğrafyalarından devasa metropollere kadar sayıları yüz bini kendisini mesleğine, öğrencilerine ve ülkesine adamış usta öğreticiler olarak bizler sadece yönetmelikle çerçevesi belirlenmiş rutin eğitim programını uygulayan eğitimciler değiliz. Ülkemizde meydana gelen her olağanüstü durumda sahaya ilk inen ve çözüm odaklı çalışmalarla birçok sorunun çözümünde aktif rol alan usta öğreticilerimiz tüm dünyayı kasıp kavuran 2020 Kovid 19 pandemisi döneminde bütün kamu kurum ve kuruluşların maske ihtiyaçları hızlı bir şekilde usta öğreticiler marifetiyle karşılanmış ve ülke ekonomisine ve kamu düzenine hayati katlılar sunulmuştur.
6 Şubat Asrın Felaketi depreminde sahaya ilk inen bizlerdik. İnsanlarımızın günlük yaşamlarına devam edebilmeleri, günlük hayatlarını refah içerisinde sürdürebilmeleri için gerekli ihtiyaçları insanüstü gayretle karşılamaya çalıştık. Bu ve benzeri birçok olağanüstü durumda taşın altına elimizi koyarken hiçbir karşılık beklemedik ve hiçbir ücret almadık. Ülkemizin kılcal damarlarına nüfuz ederek 2071 hedefleri doğrultusunda Maarif Modeli meşalesinin her yerde yanmasına aracılık eden biz adanmış usta öğreticiler olarak kadro ve özlük haklarımızın iyileştirilmesi taleplerimizin karşılanmasını umarken Milli Eğitim Bakanlığımızın yeni yönetmeliği ile neredeyse hiçbir kurs açamaz hale geldik. Halk eğitimi yalnızca kişileri değil toplumu da güçlendirmekle kalmaz, ekonomik kalkınmayı da destekler. O halde ilk gözden çıkarılanın yaygın eğitim faaliyetleri olması kabul edilemez. Bütçe bitti mazeret olamaz. Her yere ek bütçe var da eğitime gelince neden yok” diye konuştu.
Halk Eğitim Merkezlerinde açılacak olan kurslarda herhangi bir kısıtlamaya gidilmemesi gerektiğine dikkat çeken Ataş, “Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü bünyesinde 2023 izleme raporlarında 11 milyon kişiye eğitim verdiği gözlenmektedir. Bu eğitimin yüzde 3’lük kısmı kadrolu personel tarafından karşılanırken, yüzde 97’lik kısmı usta öğreticiler tarafından karşılanmıştır. Yüzde 97’lik kısmı usta öğreticiler tarafından karşılandığına göre bu açığı kim kapatacak. On milyon kişi evinde otursun mu isteniyor. Kıs süreli modüller ile açılan kurslar sonucu ustalık ve usta öğreticiler sertifikalarının verilmesi deneyimsiz eğitmenlerin görev almasına bu da eğitimde istenmeyen sorunların meydana gelmesini oluşturmaktadır.
2022 yılında çalıştırılan 100 bin olan usta öğretici sayısı 2023 yılında yaklaşık 200 bin olmuştur. Bu da meslek eğitim merkezlerinin 756 saatlik kurslar ile herkese usta öğreticilik belgesi vermesinden kaynaklanmaktadır. Bakanlığın bu konuya ivedilikle el atması gerekmektedir. Okullarda açılacak halk oyunları kursları, usta öğreticiye açılmayacak mı? Bu durumda okulların Halk Eğitim Merkezlerinden öğrencilerine yönelik talep ettikleri halk oyunları, satranç, akıl, zeka oyunları, spor gibi talep ettikleri kurslar açılmayacak mı? Yöresel sanatlara giren halk oyunları değerlerini yitirip bitirilmesi mi planlanıyor? Halk Eğitim Merkezlerinde açılması planlanan kursların eğitimde kısıtlama olmaz ilkesine dayanarak herhangi bir kısıtlamaya gidilmemesi öngörümüzdür. Milli Eğitim Bakanlığı’nın tasarrufu usta öğreticilerden yapması adil değildir. Tasarruf yapalım derken usta öğreticiyi tamamen bitirmeye yönelik bu eylem büyük tepkilerle karşılaşacaktır” ifadelerini kullandı.
Ataş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan randevu talep ederek, “Buradan sessiz çoğunlukların sesi olan her daim usta öğreticilerin sorunları ile ilgilenen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve eğitime ve üreten kadınlara sevdası ile bilinen kıymetli eşi Emine Erdoğan Hanıma tekrar seslenmek istiyorum. Yıllardır sosyal hayatta ve iş hayatında dezavantajlı olan kadınlarımızın istihdamı ve haklarının teslimi sizden sorulur. Yüz bin usta öğretici kadrosuz, sosyal haklarından mahrum ve işsiz. Bu mağduriyete kayıtsız kalmayacağınızı biliyoruz. Emekçi ve üreten usta öğreticilerimizden aldığım güçle kıymetli basın mensuplarımızın önünde Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu talep ediyoruz. Sorunlarımızı ilk ağızdan yani bizden dinlemesini istirham ediyoruz” dedi.
Ataş, usta öğreticilerin yaşadığı sorunlar çözülene ve kadro başta olmak üzere tüm haklarını elde edene kadar susmayacaklarını ve taleplerini her platformda dillendireceklerini ve takipçisi olacaklarını ifade etti.
Ataş, usta öğreticilerin taleplerini şöyle sıraladı;
– Mevzuatta usta öğreticinin görev tanımının yapılması
– Statüsünün belirlenmesi
– Özlük haklarının verilmesi
– Sözleşmeli ya da kadrolu statüye geçilmesi
– Bakanlığın bir an önce Halk Eğitimi Merkezlerinde halkın talebi ve ihtiyacı olan kursların tekrar açılması. Bu merkezlerin gerçek amaçlarına uygun olarak donanımlı yetişkin eğitimini bilen usta öğreticiler ile etkili bir şekilde çalışmasını sağlamak için gerekli adımları atması şarttır.