LÜNEBURG/BHA- Ressam Nur Şerife Atamtürker, Almanya’nın Lüneburg şehrinde bulunan Leuphana Üniversitesi öğrencilerine ve sanatsevererlere iki günlük bir eğitim verdi. Atamtürker tarafından verilen eğitimde, öğrenciler sanatsal becerilerini geliştirmek için bir araya geldiler. Farklı etnik gruplar, dinler, kültür ve sanat ile gündelik hayatın stresinden uzaklaştılar. İçlerinde sanat eğitimi, mühendislik, psikoloji gibi çeşitli bölümlerde okuyan öğrencilerin de bulunduğu grupta boyalar ve fırçalar konuştu. Eğitimin ilk günü farklı dini yapıları ele alan çeşitli camiler, kiliseler ya da sinagoglar ile alakalı fotoğraflarla katılımcılara resmedebilecekleri yapıların seçimlerinde kolaylık tanındı. Atölye ortamında Eskizleri Tablolara aktaran öğrenciler, çeşitli karışımlarla kendi dokularını oluşturup tuval üzerine kabartmaları yaptılar. Şehir, din ve sanat üzerine düşünceler ve hisler paylaşıldı.
Günlük yaşamımızda istemdışı bir mükemmeliyetçilik baskısı altında olunduğunu vurgulayan sanatçı Atamtürker, „Sanat ile bu kalıplardan çıkmamız gerek. Sanat bir sonuç değil, bir yoldur. Bir resme başlarken sonucunun iyi olmasından çok, yaparken keyif almayı başarırsak o sanat bizim ruhumuza değecektir. Kısacası mantığımızla değil kalbimizle çalışırsak en başarılı işler ortaya çıkacaktır“ dedi. Katılımcıların bir sanatı yaparken korkularından uzaklaşması, yapabilir miyim diye düşünmekten öteye geçebilmesini „Ancak ruhunu ortaya koymakta, korkularından sıyrılmakla olabilecek bir şey. O yüzden bu eğitimlerimdeki en büyük amacım önce sanata duyulabilecek aşkı ve yaşadığımız şehre olan bağımızı, donanımızı genişletmek. Eğlenirken öğrenmek gibi“ diye anlatan sanatçı „Şuna inanıyorum ki farklılıklara alışmanın yolu ilk olarak o farklılıkları tanımakla, hissetmekle ve bütünleşmeyle olur. Etnik farklılıklara dair bir şeyler yapmakla olur. Şiir olur, tablo olur, heykel olur, müzik olur ama önce emek ile olur“ dedi.
Bu eğitimde aynı zamanda çeşitli sanatçıların şimdiye kadar söylemiş oldukları özlü sözlere de değinen Atamtürker, öğrencilerin bu sözler hakkındaki fikirlerini de interaktif bir şekilde dinledi. Renklerin insan piskoloji üzerindeki etkisine değinen Atamtürker, „Bazen istemdışı ihtiyacımız olan renkleri bilinçsiz bir şekilde seçebiliyoruz. Ruhumuzun ihtiyacı olanı, ya da ruhumuzda var olanı en güzel renklerle dışa vururuz“ diye ekledi. 20 kişinin katılım bedelini ve tüm masrafları üstlenen Leuphana Üniversitesi ise bu oluşumun en önemli amacının önyargılardan insanları uzaklaştırmak ve aslında beraber ne kadar renkli olabileceğimizi zenginleşebileceğimizi göstermektir“ şeklinde yorumladı. Bu tarzda projeleri tekrardan yapmak istediğini belirten ekip, gelen ilgiden oldukça memnun kaldılar. Katılımcılar sanatın büyülü atmosferine kapılıp geç saatlere kadar atölye ortamını bırakamadılar. Nisan ayının ilk haftası Leuphana Üniversitesi ana binasında, Workshop esnasında yapılan eserler ile beraber Sanatçı Atamtürker’in de eserleri bir davet eşliğinde sergilenecek.
Sanatçı Atamtürker ünivesitede resim kursu verdi
