AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Genel Merkez Kadın Kolları tarafından Parti Genel Merkezinde düzenlenen İlçe Kadın Kolları Başkanları Buluşmasında konuştu.
Yazıcı, Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyine yönelik Pençe-Kılıç Hava Harekatı dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını şükran ve minnetle selamladı.
AK Parti siyasetinin merkezinde milletin yer aldığını ve egemenliğin de millete ait olduğunu vurgulayan Yazıcı, şöyle konuştu:
“Siyaset projeler üzerinden yapılmalıdır. Biz projeci bir partiyiz ve siyasetimiz kapsayıcı. Siyasi yelpazede milletin durduğu yerde duran bir partiyiz. Millet nerede AK Parti orada. Dolayısıyla 85 milyon vatandaşımız AK Parti’nin hedef kitlesidir. Dün bize oy vermemişse bugün verebilir. Bütün bunların yanında muhalefet kesimi ne yapıyor? Altılı masa olarak nitelenen muhalefet kümesi bugüne kadar 8 kere toplandı. Bir üretim var mı? Güçlendirilmiş parlamenter sistem söylemi dışında somut proje olarak nitelendirilebileceğimiz bir üretim, bir vizyon var mı? Siyaset toplanmak yemek yemek, birbirini karşılamak ve uğurlamaktan ibaret değildir. Bu adabımuaşerettir. Siyaset başka bir şeydir. Siyaset üretebilmek için, proje üretebilmek için Sayın Cumhurbaşkanı’mızın dediği gibi dertli olacaksın dertli, bu toprakların aşığı olacaksın. Projeniz nedir diyoruz? O ne diyor, ‘geliyor gelmekte olan’. Yani dam üstünde saksağan vur beline kazmayı.”
Yazıcı, her seçimin önemli olduğunu ama 2023’te yapılacak seçimlerin tarihi bakımından ayrı bir önemi bulunduğunu ifade ederek, “Çünkü 2023 seçimleri aziz milletimizin Kurtuluş Savaşı’ndan sonra en net kazanımı olan cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılının son seçimi. Bu bakımdan tarihi anlamda son derece önemli bir seçim. Bu cumhuriyetin kuruluşunun ikinci yüzyılının da ilk seçimi. Tarihi anlamda önemli bu seçim, siyasi anlamda da çok önemli bir seçim. Ben inanıyorum ki aziz milletimiz feraset sahibidir, sezgileri güçlüdür, doğru olanı, iş üreteni, vizyoner olanı, milletin hizmetine ter dökenleri iyi tanıyor ve egemenlik hakkını da o doğrultuda kullanacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
“Hodri meydan dedik”
AK Parti iktidarından önce başörtüsü konusunun önemli bir sorun alanı olduğunu dile getiren Yazıcı, şunları söyledi:
“Bu alanda binlerce kişi, sözüm ona toplum mühendisliği üstlenmiş kimi kişi ve kurumların travmasına maruz kaldı. Yasa mı vardı bunu haklı kılan, hayır. Tam aksine Anayasa’da ‘hiç kimse eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz’ hükmü var. Buna rağmen birçok insan eğitim ve öğrenim hakkından mahrum bırakıldı. Cumhurbaşkanı’mızın birçok vesileyle ifade ettiği gibi dikleşmeden dik durarak, kararlı tutum ve sabırla bu sorun Türkiye’nin gündeminden çıkartıldı. Böyle bir sorun var mı, yok. Kadınların nasıl giyinmek istiyorsa o şekilde tercihini kullanabildiği bir ortam oluştu. Bütün bunlara rağmen, geçmişte anayasada, yasalarda engelleyici bir norm olmamasına rağmen fiili bir durumda, hakim bir unsurla kendilerine milletin yerine koymak suretiyle, egemenlik hakkı da kendilerine aitmiş gibi davrananlar gelecekte çıkabilir. Yasayla yapalım diye bir teklif getirdiler. Bu alanda düzenlemenin yeri yasa değil anayasadır. Çünkü kadınların inançları gereği başını kapatması ve açık tutması bir haktır. Hak ve özgürlükler, hukuk devletlerinde ve demokrasinin pratiğinde bu tür düzenlemeler anayasada yapılır. Buna hodri meydan dedik.”
Yazıcı, AK Parti’nin başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifi hazırladığını anımsatarak, “İnşallah bugün yarın bir planlama yaparak Meclisin gündemine taşıyacağız. Bakalım kim orada samimi. Türkiye’nin özgürleşmesi alanında kim laf üretiyor, kim samimiyetini ortaya koyuyor. Bu teklif gerçek turnusol işlevi görüyor. Aklıselim her insan doğruda birleşir. Bu düzenlemelerin gerçekten ete kemiğe bürünmüş içeriğiyle Mecliste kabul göreceğini, bu beklenti içerisinde olduğumuzu paylaşmak istiyorum.” diye konuştu. (Karadeniz Son Havadis)
