AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora, Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda AK Parti döneminde Türkiye’nin enerji alanında ortaya koyduğu başarıya dikkat çekti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve ilgili kurumların kesin hesap ve bütçe görüşmelerinde söz alan Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Cora, dünyanın enerjiye ulaşım noktasında büyük sıkıntı yaşadığına dikkat çekerek Türkiye’nin bu süreçte ortaya koyduğu başarılı politikalara vurgu yaptı.
Milletvekili Cora, dünyada enerji alanında âdeta kıyametin koptuğunu, tarihin en büyük enerji krizlerinin yaşandığını, savaşlar, salgınlar ve birçok nedenle ülkelerin arz güvenliği alanında tir tir titrediğini, Avrupa’daki enerji bakanlarının tasarruf modellerinin birbirini takip ettiğini hatta enerji riski nedeniyle mevsimsel göçlerin yaşandığı bir süreçten geçildiğine vurgu yaptı. Enerjiye ulaşım noktasındaki bu sıkıntılı süreçte AK Parti’nin hamlesiz bir görüntü, durağan bir politika, tartışmalı konulardan kaçınma, teslimiyetçi bir yaklaşım ortaya koymadığına aksine dünyanın en önemli enerji koridorlarından biri olan Türkiye’nin artık taşıyıcı değil, üretici bir ülke olma yolunda emin adımlarla ilerlediğinin altını çizdi.
ENERJİDE YERLİ VE MİLLİLİK ORANIMIZ %54’E ÇIKTI
Milletvekili Cora, şunları söyledi:
“Her bir meseleyi yerli ve millî pencereden takip ederek ve bizzat sorunların üzerine giderek çözüm modelleri geliştiren AK Parti bu alanda da kollarını sıvayarak egemen bir ülkeye yakışan cesur ve dev adımlar atmıştır. Bu ülkede ‘Dereler akar, Türkler bakar.’ anlayışının yerine, güneşi tatilde değerlendiren, rüzgâr çıktığında kendini korumaya alan, nükleer enerjiyi uluslararası bir tehlike olarak gören, jeotermal kaynakları belirli hizmetlere hapseden anlayış yerine bugün çöpten bile enerji üreten, hidroelektrik santralleriyle suyu çok yönlü bir şekilde değerlendiren, herkese her yerde teşvik sağlayarak güneş enerjisi santrallerini hayata geçiren, jeotermal ve rüzgâr enerjisi santralleri ve devam eden nükleer enerji santralleriyle yerli ve yenilenebilir enerji kurulu gücünü %54’lere kadar çıkaran bir Türkiye var. Bugün yenilenebilir enerji kurulu gücünde Avrupa’da 5., dünyada 12. sırada yer alarak nereden nerelere geldiğimizi esasında çok daha iyi bir şekilde görmemiz gerekiyor.”
AVRUPA’DA VATANDAŞINA EN UYGUN ENERJİYİ VE AKARYAKITI TEMİN EDEN ÜLKE TÜRKİYE’DİR
Avrupa’da vatandaşlarına en uygun elektriği hatta akaryakıtı temin eden ülkenin Türkiye olduğunu da sözlerine ekleyen Cora, “Enerji fiyatlarındaki olağanüstü dalgalanmayı görmezden gelip ülkemizin hem elektrik hem doğal gaz hem de akaryakıtta vatandaş lehine uyguladığı sübvanseyi hafife alanların, kamu kurum ve kuruluşlarında paltoyla ısındığı günleri, akaryakıt istasyonlarında benzin, mazot bulamadığı, tüp kuyruklarında bu milleti perişan ettiği günleri unutmuş değiliz. Bugün, Avrupa’da vatandaşına en uygun elektriği, enerjiyi, hatta akaryakıtı temin eden ülke Türkiye’dir. Şimdi, diyeceksiniz ki: “Avrupa’da asgari ücret şu kadar, Türkiye’de bu kadar.” Ben size söyleyeyim, orada enerji giderinin asgari ücret üzerindeki payı bizdekinin üzerindedir. Bizde doğal gazda asgari ücretin %8’ini oluşturan enerji gideri Almanya’da %13’lerde, yine bizde asgari ücretin içerisindeki elektriğin gideri %5 oranında, Almanya’daysa yüzde 6, birçok ülkede daha da yukarıdadır.” dedi.
DAHA GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE’NİN AREFESİNDEYİZ
“Fatih, Yavuz ve Kanuni sondaj gemileriyle ezberleri bozduk. Karadeniz kıyılarında tespit ettiğimiz, keşfettiğimiz doğal gaz, yediden yetmişe tüm vatandaşlarımızın ümitlerimizi yeşertmiştir.” diyen Cora, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Bu gazın çok kısa bir süre içerinde ekonomiye kazandırılması hâlinde bambaşka bir ülkeyle buluşacağımızı düşünüyorum. Cari açık problemi olmayan, kendi ürettiğiyle marka değerler oluşturan, atılım yapabilme kabiliyetini ortaya koyan, vatandaşın refah düzeyini daha da yükselten, her türlü ekonomik manipülasyona karşı dik duran bir ülkeyle buluşacağız. Bir adım mesafede olduğumuz bu gerçekler karşında geri adım atmamalıyız. Mavi vatandaki kazanımlarımızı sıkı bir şekilde takip edip geri adım atmamalıyız. Biliyoruz ve görüyoruz ki büyük bedeller ödüyoruz ama vazgeçmiyoruz. Türkiye ve Libya arasında imzalanan ve BM tarafından uygun görülen mutabakatla, münhasır ekonomik bölgemizi uluslararası bir güvenceye taşıdık. Türkiye’nin bu alandaki büyük dönüşümü tabiri caizse yakaladığı Fatih ruhu, geri dönülmez kararlılığı, enerji alanındaki dışa bağımlılığını ortadan kaldıracak ve inşallah, velhasıl, bu manada beraatına kavuşacaktır.” (Tanju Akıncıoğlu)