Doğu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Zahir Kandaşoğlu, “İlimizde bazı kesimler kendi çıkarı için Van’a zarar veriyor. Bir yerlere gelmek veya iş yapmak için ilimizin hem geleceğine hem kültürüne hem de gençlerine zarar veriyorlar. Bundan dolayı çok rahatsız oluyorum. Van halkı buna müsaade etmemeli” dedi.
Rıdvan Can – Burhan Ergin
Gazetemize önemli açıklamalarda bulunan Doğu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Zahir Kandaşoğlu, “Şuan herkesin çevre yolu, stadyum, otogar, Van Gölü kirliliği, genç işsizlik gibi Van’ın sorunlarını çözmek için enerji harcaması gerektiğini düşünüyorum. Van-Tatvan demiryolu bağlantısı Van Gölü üzerinden feribotla yapılması, zaman kaybı ve yüksek maliyete sebep olmaktadır. Zaman zaman vagon eksikliği veya feribotlarda sıkıntı yaşanıyor. Kuzey Van Gölü Demiryolu Hattı mutlaka hayata geçirilmeli” diye konuştu.
1937 yılında kurulan gazetemiz Vansesi’nin Van için önemli işlere imza attığını söyleyen Kandaşoğlu, “Vansesi Gazetesi’ni yaptığı başarılı çalışmalardan dolayı kutluyorum. İlimizin 86 yıllık gazetesi Vansesi, Van için ciddi işler yapıyor. Dik duruşu, samimiyeti ve dürüstlüğüyle hakikaten halkın gönlünde taht kurdu. Bundan dolayı Erdal Perihan ve ekibini kutluyorum” dedi.
“Van’da bu kadar yetkili varken neden sorunlar çözülmüyor?”
Görev başında bulunan yetkililerin sorunları çözmediğini belirten Kandaşoğlu, “Hepimizin ortak derdi Van’dır. Van’ın geleceği için hepimiz gece gündüz çalışıyoruz. Van sınırda yaşayan bir kenttir. 650 kilometre sınırımız var. Onun için biz hassas, misyonu ve görevi büyük bir ilde yaşıyoruz. Van artık hak ettiği yere gelmeli, Türkiye’de söz hakkına sahip olmalı. Sorunlarının tümünü çözebilmeli. Allah da bilir benim bütün amacımız budur. 1979 yılından bu yana Van’da ticaret yapıyorum. Van’ı daha iyi kalkındırmak için çaba sarf ediyorum. Bu zamana kadar kimseye yalakalık yapmadım ama yapmış olsaydım inanın şuan milletvekiliydim. Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda hiçbir zaman seçimi kaybetmedim. Kendim kazandım, kendim istifa ettim. Van halkı çok merttir, cömerttir, misafirperverdir. Kimseyi zan altında bırakmadan değinmek istediğim bir konu var. İlimizde bazı kesimler kendi çıkarı için Van’a zarar veriyor. Bir yerlere gelmek veya iş yapmak için ilimizin hem geleceğine hem kültürüne hem de gençlerine zarar veriyorlar. Bundan dolayı çok rahatsız oluyorum. Van halkı buna müsaade etmemeli. İlimize zarar veren insanlara izin vermememiz gerekiyor. Bunların önüne geçmemiz lazım. Şuan herkesin çevre yolu, stadyum, otogar, Van Gölü kirliliği, genç işsizlik gibi Van’ın sorunlarını çözmek için enerji harcaması gerektiğini düşünüyorum. Van-Tatvan demiryolu bağlantısı Van Gölü üzerinde feribotla yapılması, zaman kaybı ve yüksek maliyet getirmektedir. Zaman zaman vagon eksikliği veya feribotlar sıkıntılar yaşanıyor. Kuzey Van Gölü Demiryolu Hattı mutlaka hayata geçirilmeli. Bu Van için çok önemli bir gelişme olur. Van üzerinde ciddi bir ticaret ağı oluşacak. Van’da bu kadar yetkili varken neden sorunlar çözülmüyor? Görev başında bulunanlar halkımıza hizmet etmek için oradalar. Görevlerini yapsınlar. Bulunduğu makamı kullanarak kimseye zulmetmesinler. Cumhurbaşkanımız sürekli Van bizi biliyor, bizde Van’ı biliyoruz. Bu çok önemli bir söz, bunun üzerinde çok çalışmamız lazım. Van görevini yaparsa Cumhurbaşkanımız Van için çok şey yapacak. Van’da görev başında bulunan yetkililer istemiyor. Bakın çevre iller her istediğini alıyor. Bitlis bizim bir ilçemiz kadardır ama her zaman önümüzdedir” ifadelerini kullandı.
“Biz bunun peşini bırakmayacağız”
Van Ticaret ve Sanayi Odası seçimleriyle ilgili konuşan Kandaşoğlu, “Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda yaşadığımız süreç ülkemizde gündem oldu. Seçimlere herkes müdahil oldu. Van’da başarılı olan, Van için koşan, koşturan, feryat eden insanları sahada istemiyorlar. Oda seçimlerine bile karıştılar. Hiç olmayan kanunları getirip odanın seçiminde kullandılar. Yüksek Seçim Kurulu’nun hiçbir şekilde odanın seçimine karışma yetkisi yok. Ama gelin görün ki YSK eliyle Van Ticaret ve Sanayi Odası’nı kayyuma verdiler. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Van Ticaret ve Sanayi Odası 7 aydır meclisi toplamamış, gelir gider üzerinde müzakere yapılmamış, hepsini seçime bağlamışlar, seçimden sonra meclisi toplamış, bir odada seçim masrafını oda ödemez. Seçim masrafını aday olan insanlar öder. İstanbul’da 260 delege var. 11 kişiyle Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ziyaretine gidiyor. Van’da 7 kurultay delegesi var. 60 kişiyle Ankara’ya çıkarma yapıyorlar. Geliş gidişleri muazzam bir ücret tutuyor. Bu kabul edilecek bir şey değil. Bütün seçim masrafını getirip Şubat ayın meclis toplantısına sokup çoğunluk sağlayarak geçiriyorlar. Biz bunun peşini bırakmayacağız. Seçim masrafını odaya mal edemezsin. Bir odada 700 bin liralık ilaçlama bedeli olur mu? Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi bölgeye hizmet ediyor. İlaçlamasını bir firma aylık 9 bin liraya yapıyor. Bir oda nasıl bir yılda 700 bin liralık ilaçlama bedeli öder. Seçim masraflarını bu tür kalemlere yüklemişler. müfettiş gelip gereğini yapacak. Yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağız” şeklinde konuştu.
“Deprem felaketinin acısı bizimle mezara kadar gidecek”
6 Şubat tarihinde yaşanan deprem felaketine değinen Kandaşoğlu, “Kahramanmaraş merkezli 11 ilde yıkıma yol açan deprem felaketi hepimizi derinden üzmüştür. Bunun acısı bizimle mezara kadar gidecek. Allah bin beterinden korusun. Deprem felaketi çok geniş bir alana etki yaptı. 11 ilimizde deprem oldu ancak bu 11 ilin vatandaşları 81 ile dağıldı. Şuan 81 il bu felaketin acısını yaşıyor. Ankara’daki ve Van’daki işyerlerime günde 10 aile gelip destek istiyor. Dolayısıyla deprem 81 ile yayıldı. Biz deprem haberini alır almaz yola çıkarak depremin ilk saatlerinde Adıyaman’a vardık. Adıyaman’a varınca kimse yoktu. Sokaklar bomboştu. Çok korktuk. Ne yapacağımızı bilemedik. Çünkü müdahale edemiyoruz. Çünkü yıkılan binalarda sağ insanlar var. Kamyonlarımızı, iş makinelerimizi deprem bölgesinde görevlendirdik. Akaryakıt istasyonları zarar gördüğü için iş makinelerin çalıştırılması için yakıt desteğinde bulunduk. Depremin ilk gününden bu yana ekibimiz halen Adıyaman’da çalışıyor. Üzerimize düşen ne varsa yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Van’daki evlerimizi depremzede ailelerimizin hizmetine açtık. Ne kadar kalırsa kalsınlar bir kuruş kira alınmayacak. Günü birlik bize gelip destek isteyenler var. Yardımcı olmaya çalışıyoruz. İş isteyenler oluyor, destek veriyoruz. Çalışmalarımız aksamadan devam ediyor. Bunun mutluluğunu yaşıyorum. Ama şunun altını çizmek istiyorum. Ülkemizde ve Van’da 7’den 70’e herkes samimi bir şekilde depremzede kardeşlerimize destek verdi. Birliğimizi, beraberliğimizi bir kez daha dünyaya gösterdiler. Van depreminde de birlik, beraberlik kazanmıştı. Sayın Valimiz şuan Malatya’da görev yapmaktadır. Güzel işler yapıyor. Depremzedelerin bütün sorunlarına koşuyor. Bizde Adıyaman’da güzel işler yapıyoruz. Vanlı kadınlar ekmek pişirip otlu peynirle deprem bölgesine gönderiyor. Bakın birbirimizi sevmeyebiliriz, rakip olabiliriz ama konu Van olunca, bunu bir tarafa bırakarak samimi bir şekilde hareket etmeliyiz. Yaşamış olduğumuz felaketlerden ders çıkarmamız lazım” dedi.
“Opel bayileri olarak nakit desteğinde bulunduk”
Kandaşoğlu son olarak şunları söyledi; “Van depremini yaşadığımız için şuan depremzede kardeşlerimizin ne çektiğini iyi biliyoruz. Ülkemizdeki Opel bayileriyle güzel bir çalışmaya imza attık. Genel Müdürümüz arayıp ne yapmamız gerektiğini sordu. Gidip görüştük, herkes gıda, yeme, içme, giyim yardımı yapıyor. Bizde Opel bayileri olarak nakit desteği verelim dedim. Teklifim kabul edildi. Kampanyamıza yoğun ilgi gösterildi. Opel bayileri olarak topladığımız nakit desteğini yetkililere teslim edeceğiz. Biz her konuda üzerimize düşeni yaptık. Depremde Kahramanmaraş ve Hatay bayiimizi kaybettik. Gaziantep bayiimiz ciddi derecede hasar aldı. Bunların acısını yaşıyoruz. Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim.” (Birlik Haber Ajansı-BHA)
Kandaşoğlu: Kendi çıkarı için Van’a zarar verenlere izin vermemeliyiz
