NİSA NUR BACAK / ANKARA-BHA
Ankara Bilim Üniversitesi, 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı açılış törenine Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, ABÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Cemalettin Kömürcü, Ankara Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan törende, Bir ‘TUTAM’ Ankara Bilim, ABÜ Tanıtım Filmi, Köprü Tanıtım Filmi, Alice Tanıtım Filmi gösterimi yapıldı.
Törende konuşan ABÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, “Anlam ve cevher nesnelerin arasında bir yerde değil, onların ve her şeyin içindedir. Her kayboluş bir keşfin başlangıcıdır bu üniversite sizlere bunu katacak. Cumhuriyet bundan 101 yıl önce nereye sorusuna cevap verdi. 1 asır bu yolda yürüdük. Gelecek yüzyılı da Türkiye vizyonu ile cevaplandıracağız.” diyerek öğrencilere yeni eğitim öğretim yılında başarılar diledi.
Prof. Dr. Demir, “2024-2025 akademik yılı için de temamız, tanıtım filminde gördüğünüz gibi ‘Köprü’ olacak. Kavuşmak, buluşmak ve devam etmek sembolizminin anlamlandırılmasıdır bu yıl görevimiz. Daha ilk günden ilan ettiğimiz bestelenen üniversite yaratma idealimizin sesleri örülmeye başlıyor.” ifadelerine yer verdi.
Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Cemalettin Kömürcü ise konuşmasında ABÜ’yü kurdukları 2019 yılından bu yana gelen süreçte bu konuşmayı yapmaktan gurur duyduğunu ifade etti. Dr. Cemal Kömürcü, “Türkiye Verimlik Vakfı olarak başladığımız bu süreç ve bu süreç içinde üniversitemizin kurulması hayal ettiğimiz bir şeydi. Her şey hayal diye başlayarak yola çıktık. Bu hayalin peşinde koşarak bu hayalimizi tasarlamaya başladık. Bunun için de çabaladık. O nedenle ‘Hayal et-tasarla-geliştir-dünyayı değiştir” mottomuzu buraya kazıdık ve böyle devam edeceğiz. Hedefimiz dünyayı değiştirmek. Şimdi daha çok inanıyorum buna. Çünkü üniversiteyi hayal ettiğimizde 7 kişiydik şimdi 3 bine yakın öğrencimiz ve alanında uzman akademisyenlerimizle buradayız. Bu sürece katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
Açılış dersi konuşmasını yapan Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, günümüzün içinden geçtiği zaman diliminde güvenlik tehditleri ve güncel gelişmeler ile doğrudan etkileyen gelişmelere maruz kaldığını belirtti.
Akif Çağatay Kılıç, “Akademide okutulan konular ve kavramlar var. Bu kavramların içini dolduran etkenler çok değerli. İnsan dinamik bir varlık olarak düşünen, hisseden bu hissiyatını farklı sanat açılarıyla hayata geçiren bir varlık. Burada katı sınırlar çoğu zaman geçerli olmuyor. Dünyada çizilen sınırlar var. Kendine yer edinmiş milletler, devletler topluluğu var. Yakın tarihimize baktığımızda 1. ve 2. dünya savaşı var. Çıkardığımız tecrübelerle huzur, barış, refah içinde, insanlarla saygılı yaşayacağız dedik. Bugün geldiğimiz noktada huzur, barış, refah içinde yaşayabiliyor muyuz? Demek ki bununla alakalı olarak farklı bir şeyler var. Siyasal kriz, ekonomik kriz. İç ve dış savaşlar, tehditler. Terör bu savaşın farklı bir unsura dönüşmüş hali. Siber saldırılar, kültürel saldırılar… 1945-1955 yılları arasında dünyaya bir bakalım. Genç cumhuriyetimiz ayakları üzerinde durmaya çalışıyordu. Ortadoğu coğrafyasında, Türkiye’nin güneyi olarak adlandırıyoruz.
1938-1945 yılları arasında kendi coğrafyamızın ciddi bir takım mücadelelere sahne olduğu görünüyor. Yeraltı kaynak zenginliğinden kaynaklanıyor. Ortadoğu’da ciddi bir kaynak zenginliği var. Beraber neyi oluşturabiliyorsak bunu paylaşacağız denmeli. Birtakım kurallara saygı göstereceğiz ihlal etmeyeceğiz.
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi bu kararları almakla yetkili kılınmış bir konsey. Cumhurbaşkanımız dünya beşten büyüktür söylemini ortaya koyduğunda o dünya beşten büyüktür sözünün arkasında o güvenlik konseyi kararını aldık bu böyle uygulanacak görüşü yok. Karar almak için bir araya gelen 5 üye birbirlerine karşı olan husumetleri, sevgileri birbirlerine mukabele ettikleri düşünceyle karar verdiğinde sistem yürümüyor. Medyada algıda oluşturulan kararların karşısında yer almanın etkisi var.
“Hep birlikte mücadele edeceğiz. Gerekirse reforme edeceğiz. Bizim amacımız yıkmak değil, çözüm bulamayan sistemi reforme etmek.”
Örneğin Ukrayna Rusya savaşı. Rusya Federasyonunun Ukrayna sınırları içine girmiş olmasını kabul etmiyoruz. Güce dayalı olarak sınır değiştirmedir bu. Çözüme yönelik adımlar atmak gerekiyor. Derinleşiyor, yaralar ağırlaşıyor husumet yükseliyor. Bizde bunu anlatmaya çalışıyoruz. Karşılıklı mücadelede yaralar derinleşiyor, çözüm zorlaşıyor. Cumhurbaşkanımızla bunun için ilk 45 günde yoğun bir diplomasi trafiği yaşadık. Cumhurbaşkanımız durdurmak için fiziki birçok toplantı gerçekleştirdi. Sivil insanlar üzerine bombalar yağdırıp Gazze’yi dümdüz etmek kendini savunmak olarak nasıl açıklanabilir ben bilmiyorum. İsrail’in burada durmayacağı çok açık. İsrail’e karşı yoğun bir tepki var. Bu tepkiler yoğunlaşırken İsrail Hükümetine bunu yapmayın diyorlar ama aynı hükümetin silahlı kuvvetlerine yardım ediyorlar. Bir taraftan dur artık yapma diyeceksiniz diğer taraftan istediğin her silahı, en modern silahları vereceksiniz kullanımına hayır demeyeceksiniz. Bu güvenlik kavramları içine baktığımızda bu düzende artısıyla eksisiyle hep birlikte mücadele edeceğiz. Gerekirse reforme edeceğiz. Bizim amacImız yıkmak değil, çözüm bulamayan sistemi reforme etmek. O düzeni kurarken adaleti sağlamanız o duyguyu vermeniz gerekiyor.
“Ecdadımızdan aldığımız tecrübe ve medeniyetimizden edindiğimiz güçle günümüzdeki olayları iyi ve doğru analiz ederek geleceğimizi düşünmeye devam edeceğiz.”
Almanya’da Nazi olaylarının dünyada duyulması birkaç ay aldı. Aradan 40 sene geçti birtakım yerlerde olan olayların başka yerlere ulaşması aylardan haftalara haftalardan günlere ve saatlere geldik. Bugün bu düre saliselere geldi. İnsan varlık olarak doğası gereği öğrenmek ister, bilmek ister, merak eder.
Önümüzdeki hafta Cumhuriyetimizin 101. yılı. Ecdadımızdan aldığımız tecrübe ve medeniyetimizden edindiğimiz güçle günümüzdeki olayları iyi ve doğru analiz ederek geleceğimizi düşünmeye devam edeceğiz.
Her günümüz bir mücadele. Yeni bir mücadelenin doğru cevabının bulunmasıyla geçiyor. Teorinin çok büyük bir önemi var ancak pratik olarak uygulanmalı. Bir şeyleri farklı yapmanız gerekiyor. Bunu yapanlar inanıyorum ki başarılı olacaktır. İşin özü hiçbir şey kolay değildir. inançlı olacağız, doğru bildiğimiz yoldan dönmeyeceğiz. Siz hocalarımız cumhuriyetin daha çok yıllarını yaşatacak gençlerimizi yetiştireceksiniz. Üniversitemiz insanlığın geleceğine katkı sağlamak için elinden geleni yapacaktır. Çok daha güzel günleri gelecek nesillere aktaracağız.” ifadelerini kullandı.
Törenin sonunda Prof. Dr. Yavuz Demir’in Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç’a hediye takdim etti. Tören kemanda Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğrencisi Beyza Gültekin, gitarda Alperen Vural ve klarnette Eren Okat’ın müzik dinletisi ve kokteyl ile son buldu.
