Tokat’ta Kene Popülasyonuna Karşı 220 bin Hayvan İlaçlandı
Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, 220 bin büyükbaş hayvana toplam 4 bin 750 litre Flumetrin etken maddeli kene ilacı uygulayarak Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı mücadelede etkili bir adım attı.
Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı mücadele çalışmalarını sürdürdüğünü açıkladı. Müdür Orhan Şahin, kenelerin insanlara bulaşan bu hastalığın özellikle Nisan-Ekim ayları arasında, hava sıcaklıklarının yükseldiği dönemde yoğun olarak görüldüğünü belirtti. Kenelerin popülasyonunu baskılamak amacıyla Mart-Temmuz ayları arasında 220 bin büyükbaş hayvana üç kez olmak üzere toplamda 4.750 litre Flumetrin etken maddeli kene ilacı uygulandığını, ayrıca küçükbaş hayvanların kenelere ve diğer dış parazitlere karşı ilaçlandığına dikkat çekti. İl merkezi ve 11 ilçede toplam 25 adet mobil koyun keçi yıkama havuzunun çiftçilerin hizmetine sunulduğunu da aktardı.
Kenelerin hem hayvanlarda hem de insanlarda birçok viral, bakteriyel ve paraziter kökenli hastalığın bulaşmasında vektör görevi gördüğünü söyleyen İl Müdürü Şahin, kenelerin yaşamları boyunca bir veya birden fazla konakçıya ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Kenelerin esas konakçılarının insanlar olmasa da özellikle yoğun kene bulunan alanlarda koruyucu kıyafetlerle donanmadan bulunan insanlara yapışarak kan emdiğini ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı da dahil olmak üzere bazı zoonoz hastalıkların bulaşabileceğini belirtti.
Şahin, Tarım ve Orman Bakanlığı‘nın kene mücadelesi için ilde ayrılan bütçenin yıllık olarak yaklaşık 2 milyon lira olduğunu ifade etti. Yıllardır İl ve İlçe Müdürlüklerinde görevli veteriner hekimlerin sahada ilaçlama konusunda yoğun çalışmalar yaptığını ve çiftçilere eğitimler verildiğini belirten Şahin, bu sayede hastalığın il genelinde görülme oranının yıllar içinde azaldığını vurguladı.
Şahin, vatandaşların koruyucu tedbirler alması gerektiğini belirterek şu önlemleri sıraladı:
Kenelerin tamamen yok edilmesinin mümkün olmadığını ve kişisel korunmanın en etkili yöntem olduğunu vurguladı.
Kenelerin bulunabileceği yerlerde bacakları kapatan uzun kollu giysiler tercih edilmeli, pantolonlar çorapların içine sokulmalı ve kapalı ayakkabılar giyilmelidir. Ayrıca açık renkli kıyafetler tercih edilmelidir.
Vücudun açıkta kalan yerlerine böcek uzaklaştırıcı maddeler sürülmesi önerildi.
Günlük aktiviteler sırasında vücut sık sık kene açısından kontrol edilmeli ve akşam eve dönüşlerinde ayrıntılı bir vücut muayenesi yapılmalıdır. Çocuklarda da anne babalar tarafından günlük olarak kontrol edilmelidir.
Eğer bir kene tespit edilirse, kenenin hızla çıkarılması gerektiği ve bunun için en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiği belirtildi. Kenenin çıkarılmasından sonra ellerin su ve sabunla yıkanması, kenenin tutunduğu bölgenin temizlenmesi önerildi. Ayrıca kene tutunan kişilerin 10 güne kadar ani başlayan ateş, baş ağrısı, yoğun halsizlik, bulantı ve kusma gibi şikayetler açısından kendilerini izlemeleri ve şikayet durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları gerektiği belirtildi.
Özellikle dağlık ve ormanlık alanlarda hayvanların ve kene kaynağı olabilecek diğer yabani hayvanların uzak tutulması önerildi.
Riskli bölgelerde mera hayvancılığı yapılan işletmelerde hayvanlarda ve ahırlarda kene mücadelesi yapılması gerektiği belirtildi. Hayvanların ilaçlanmasında ilaçların prospektüsüne uygun olarak hareket edilmesi ve uzun süre etkili olan ilaçların tercih edilmesi önerildi.
Risk grubunda yer alan kişilerin (veteriner hekimler, doktorlar, hemşireler, çiftçiler, hayvan bakıcıları) hayvan veya hasta insanların kan ve vücut sıvıları ile temasından kaçınmaları ve temas durumunda koruyucu önlemler almaları gerektiği belirtildi.
