Yeni eğitim öğretim döneminde okul maliyetlerinin altında ezilen veliler bu kez de çocuklarının beslenme çantasını doldurmakta güçlük çekiyor. Türk-İş’in son araştırmasına göre 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden ‘açlık sınırı’ 7 bin 245 lira oldu. Peki, bu koşullarda çocuklarımızın beslenme çantasını nasıl doldurabiliriz. Diyetisyen Hediye Nur Topuz, en ekonomik ve besleyici beslenme çantası tariflerini anlattı.
Eğitim öğretim yılında velilerin çilesi bitmiyor. Kaynak kitaplar, kırtasiye masrafları, okul bağışları derken ekonomik şartlardan dolayı beli bükülen veliler şimdi de çocuklarının beslenme çantalarını doldurmakta büyük sıkıntı yaşıyor.
Öyle ki Türk İş’in yaptığı son araştırmaya göre 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden ‘açlık sınırı’ 7 bin 245 lira oldu.
Peki, bu koşullarda beslenmenin en önemli olduğu çağda olan çocuklarımızın beslenme çantalarını nasıl doladuracağız?
Diyetisyen Hediye Nur Topuz, Haber Sulh okurları için çocukluk çağında beslenmenin önemi ve beslenme çantası için en ekonomik tarifleri anlattı.
NASIL SAĞLIKLI BESLEYEBİLİRİZ’DEN NASIL BESLEYEBİRİZ’E
Aslında ekonomik şartlar gereği konunun geldiği noktayı ilk cümlesinde özetliyor Hediye Hanım: “Çocuklarımızı nasıl sağlıklı besleyebiliriz noktasından çocuklarımızı nasıl besleyebilir noktasına geldiğimiz bu günlerde sizlere okul çağında beslenmenin öneminden bahsetmek istiyorum”
‘Nasıl sağlıklı besleyebiliriz’den ‘Nasıl besleyebiliriz’e giden yol aslında toplum olarak kuşkusuz hepimizin canını yakıyor.
Ancak, Diyetisyen Hediye Nur Topuz’un verdiği bazı veriler daha da can yakıcı: “Dünya üzerinde her 15 saniyede bir çocuk yetersiz beslenmeden dolayı kaybedilmektedir”
İşte bu bilgiler ışığında ilerletiyoruz sohbetimizi ve 40 yıl hatırı olan kahve bile boğazımızda düğümleniyor kimi zaman.
Diyetisyen Hediye Nur Topuz, beslenmenin her dönemde önemli ve özel olduğunu belirterek; “Beslenme her dönemde önemli ve özel. Ancak çocukluk, yaşlılık ya ergenlik döneminde daha da önem kazanmaktadır. Sebebi ise çocukluk çağı beslenmesinde fiziksel gelişimin zirvede olmasıdır. Beslenme gelişim ile doğru orantılı olduğu için, iyi ve kaliteli bir beslenmenin çocuk üzerinde etkileri doğrudan gözlemlenir. Güzel bir boy uzaması, yaşıtlarına göre daha düzgün bir fizik, hastalıklara karşı daha dirençli olma, okul başarısında artış bunlardan bazılarıdır. Tüm bunların yanı sıra çocukluk döneminde çocuklarımız sadece fiziksel gelişmez aynı zamanda ruhen de gelişimlerini tamamlamaya çalışır” bilgisini veriyor.
AZ VE YETERSİZ – ÇOK VE DENGESİZ
Beslenme eğitiminin önemine de dikkat çeken Topuz, “Günde 2-3 porsiyon süt ve ürünleri, 2-3 porsiyon et ve ürünleri, 5 porsiyon sebze ve meyve, 6-9 porsiyon tahıl grubu tüketimi önermekteyiz. Dengeli beslenemeyen çocuklarda obezite başta olmak üzere, demir eksikliği, raşitizm ve diş çürükleri gözlemlenir. Çocuğun çok yemek yemesi güzel beslendiği anlamına kesinlikle gelmez. Beslenmenin içeriği önemlidir. Kilo ve boy takibi mutlaka düzenli aralıklarla yapılmalıdır. Günümüzde artan et ve süt fiyatları sonrasında beslenme düzeni daha çok karbonhidratlı gıdalara doğru kaydı. Bu durum ise daha çok beslenmemize ancak daha sağlıksız beslenmemize sebebiyet verdi. Az ve yetersiz beslenme ne kadar önemliyse çok ve dengesiz beslenme de o denli önemli hale geldi. Dünyada obezite sıralamasında ilk ülkelerden biriyiz. Çocukluk çağında yanlış beslenme bizlerin ilgilenmesi gereken konuların başında. Çünkü beslenme eğitimi çocukluk hatta bebeklik çağında başlamaktadır” diyor.
Özellikle çocuklarımız açısından en önemli öğün kahvaltı. Diyetisyen Hediye Nur Topuz, kahvaltı için ‘altın değerinde alışkanlık’ benzetmesini yapıyor ve ekliyor “Eğer çocuğunuzun kahvaltı alışkanlığı yoksa mutlaka edinilmesi için çabalanmalıdır. Kahvaltı yapan çocukların ders başarılarının ve derse olan odaklanma oranlarının daha yüksek olduğu yapılan çalışmalarla ortaya konulmuştur. Kahvaltının ise başkahramanı yumurtadır”
TEMEL GIDALARA ULAŞMAK BİLE ZORLAŞTI
Altın değerinde alışkanlığın başkahramanı yumurtanın fiyatları da son günlerin en çok konuşulanları arasında… “İyi de bu koşullarda çocuklarımıza nasıl her gün yumurta yedirelim Hediye Hanım?” dediğimizi duyarcasına cevabı ekliyor; “Her gün yenilmesini önerdiğimiz yumurtanın artan fiyatlardan sonra en azında gün aşırı yedirilmesini tavsiye ediyorum. Yumurta, süt ve peynir kahvaltımızın ana bileşenleri ve hepsinin maalesef fiyatları her geçen gün artmakta. Son dönemde yapılan araştırmalara göre çocukların bu ürünlere ulaşması çok zorlaştı. Her gün tüketilmesini önerdiğimiz bu ürünlerin tüketimi eğer mümkün değilse bu ürünlerden bir kek pişirilmesini ve kahvaltıda bu tuzlu kekten tüketilmesini öneriyorum. Peynir ve yumurta içeren bir kekle haftanın 2-3 günü kahvaltı edilmesi hem maliyetimizi düşürür. Hem de zamandan tasarruf etmemizi sağlayabilir. Sabahları kahvaltı etme konusunda isteksiz olan çocukların bir dilim kekle birçok içeriği bir ara da alması sağlanabilir. Yapılan bir tepsi kekten bütün ev halkı tüketim yapabilir”
İYİ AMA O FIRIN DA BEDAVA ÇALIŞMIYOR
“İyi ama o fırın da bedava çalışmıyor. Enerji maliyetleri konusunda herhalde beli bükülmeyen yok gibi…” Demeye kalmadan ekliyor Hediye Hanım; “Fırının çalışmasını ve elektrik faturaları ne olacak dediğinizi duyar gibiyim. Tava keki olarak adlandırdığımız tava da pişirilen pek çok kek tarifimiz mevcut. İçeriğine kuru domates, biber ve zeytin gibi ürünler eklenerek içeriği de arttırılabilir. Bayatlaması uzun süren bu kek 3 gün tüketilebilir”
YERİNİ TUTMAZ AMA…
Ve ardı ardına birbirinden leziz ve ekonomik tarifleri sıralıyor Diyetisyen Hediye Nur Topuz, “Yer fıstığı içerisinde protein barındıran özel bir besindir. Yerini tutmaz ancak peynir ve yumurta tüketiminde oluşan açığı yer fıstığı tüketimi ile dengelemeye çalışabiliriz. Beslenme çantasına çiğ yer fıstığı ekleyebilir. Kahvaltıya fıstık ezmesi şeklinde, çikolatalı ekmek yerine fıstık ezmeli ekmek şeklinde tüketim sağlayabiliriz. Fıstık ezmesini almamıza gerek yok. 1 kase çiğ fıstığı ve 2 tatlı kaşığı balı blendera atıp 10 dakika çekmemiz yeterli. Kabak çekirdeği de protein oranı yüksek kuruyemişlerimizden. Beslenme çantalarına eklemenizi tavsiye ederim.
Eğer evde ve çocuk beslenmemizde maliyeti düşürmek istiyorsak planlama yapmak önemli. Toplu alışverişler ve yemeğimizi evde hazırlamak bizlere kolaylık sağlayacaktır. Dengeli ve planlı beslenme bu anlamda önem taşıyor”
LEZİZ, UCUZ, SAĞLIKLI
Kırmız et fiyatları en çok artan ürünlerin başında bu yüzden farklı köfte tarifleriyle soframızı renklendirebiliriz. Kuru baklagil köftesi bu anlamda başvurmamız gereken ilk adres. Hem yüksek protein oranı hem de lif kaynağı olması sebebi ile. Nohut köftesi ya da mercimek köftesi hem lezzetli hem de sağlıklı bir alternatif olacaktır.
ET SOTE YERİNE MANTAR SOTE
Mantar protein oranı yüksek sebzelerimizden biridir. Tek başına et sote yerine mantarlı et sote yapmamız hem lezzeti arttıracak hem de maliyeti düşürecektir. Aynı zamanda sebze tüketmeyen çocuklar için mantarlı et dürümler yapmak beslenmelerini çeşitlendirmemize katkı sağlar.
ÜZÜLEREK BELİRTMELİYİM Kİ…
Yoğurt tüketimi de protein ve büyüme-gelişme açısından bizler için önemli yanına 1 bardak ayran ya da 1 kase yoğurt eşlik ederse şahane bir akşam yemeği ortaya çıkmış olur.
Ispanak ve brokoli de bitkisel protein kaynaklarımızdandır. Üzülerek belirtmekteyim tabi ki tavuk eti ve kırmızı etin yerini tutmaz ama bu besinlerle beslenmemizi çeşitlendirmemiz mümkün.
OKUL KANTİNLERİNE DİKKAT
Temmuz ayında fiyatlar en üst düzeye ulaştı ancak bizler okulların açılmasıyla birlikte bu durumu daha içten hissetmeye başladık. Öğlen yemeğini okullarda tüketen çocuklar için mutlaka yemekhanede diyetisyen olup olmaması sorgulanmalıdır. Yemek düzenlemesinin kimin tarafından yapıldığı önemli bir durumdur. Okul kantininde satılan ürünler mutlaka bilinmelidir. Okul sosyal bir ortam evde tüketimine izin verilmeyen yiyecekler okulda arkadaş tavsiyesiyle ya da özenme dediğimiz durumla hayata katılabilir. Aslında anlatmak istediğim evde istediğimiz kadar yasaklar koyalım okulda çocuklarımızı kontrol etmek daha zor hale gelmektedir. Çevreden çok etkilenilen çocukluk çağında yanlış beslenen arkadaş seçimi ya da iştahsız arkadaş çevresi çocuğunuzun beslenmesini direk etkileyebilir. Bu anlamda arkadaşların tanınması da önemlidir. Yazımın başında da belirttiğim gibi çocukluk çağı beslenme sistemini oturtmak için en önemli çağ.
SÜT-MEYVE-CEVİZ
Eğer öğlen yemekhanede tüketim yok ise öğlen yemeğinin tamamen evden hazırlanmasını öneririm. Dışardan tüketim hem maliyetimizi arttırmakta hem de çocuğumuzun hangi besini tükettiğini bilmememize sebep olur. Beslenme çantasının ana bileşenleri süt-meyve-ceviz gibi ürünlerden oluşmalıdır. Maalesef artan süt fiyatlarından sonra her gün süt tüketebilen çocukların azaldığını görmekteyiz. En azından gün aşırı olacak şekilde tüketilmesini öneririm. (Bora Tüfekli)