"Cilt bakımında çok ürün değil doğru ürün kullanmak gerekiyor"

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

"Cilt bakımında çok ürün değil doğru ürün kullanmak gerekiyor"tvDEN ekranlarında yayınlanan Hazal Bayık’ın sunduğu Sağlık Vakti programının konuğu Özel Medinova Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı, Uzman Dr. Özlem Özcanoğlu oldu. Deri hastalıkları hakkında bilgi veren Uzman Doktor Özlem Özcanoğlu, “Cilt bakımında çok ürün değil doğru ürün kullanmak gerekiyor“ dedi.

Akne tedavisi hakkında bilgi veren Özcanoğlu, şunları ifade etti: “Aknenin en temel tetikleyicisi genetik faktörler ve hormonlardır. Stres ve yediklerimiz de akneyi tetikler. Özellikle inek sütünde olan whey proteini akneyi tetikliyor. Doğru ürünlerle yapılmayan cilt temizliği, makyajla uyumak, güneş, hava kirliliği bile akneyi tetikliyor. Cilt bakımında çok ürün değil doğru ürün gerekiyor. Alkol ve sigaradan uzak bir yaşam öneriliyor. Akneli ciltlerin mineral yağlı temizleyicilerden, gliserinden, lalolin içeren nemlendirici ve temizleyicilerden uzak durması gerekiyor. Akne için uygun non komedojenik denilen bir temizleyici ile sabah akşam cildin temizlenmesi gerekiyor. Ardından güneş koruyucu kullanılması gerekiyor. Ergenliğe giriş 12-12 yaş cilt temizliği için doğru bir yaştır. Akne durumlarında dermatoloğa başvurulmalıdır. Hastanın gerekirse hormon tetkikleri yapılıp, cildine uygun aknesinin şiddetine ve yaygınlığına uygun gerek kremler gerek ağızdan verilen antibiyotikler veriyoruz. Daha şiddetli aknesi olanlarda a vitamini türevi ağızdan alınan ilaçlar kullanıyoruz. Akne tedavisi kısa sürmez. Aralıklı doktor takibi ister. 3 – 6 arası süren tedavi ister”

“ALTIN İĞNE TEDAVİSİ UYGULUYORUZ”

Deri hastalıkları tedavileri hakkında bilgi veren Özcanoğlu, “Deri, saç ve tırnak hastalıkların tedavisinin yanında hastalarımıza prp, mezoterapi, dolgu, botoks, damar lazeri, epilasyon lazeri, leke tedavileri, saç dökülmeleri tedavileri gibi bir çok işlemi yapıyoruz. Ameliyatsız ip askı ile yüz germe, çeşitli cilt gençleştirme, toparlama ve altın iğne gibi tedavilerini yapıyoruz” dedi.

Özcanoğlu, “Altın iğne tedavisi, çoklu altın kaplı iğnelerin deri altına radyofrekans enerjisi vererek deride belli bir ısı oluşturarak kolajen sentezini arttıran bir cihazdır. Deri altında oluşan bu ısı leke, akne izi gibi tedavilerde kullanılabilir. Vücut gençleştirme, gerdirme, belli bir yaştan sonra kolajen üretmeyen ciltlerde gençleştirmek amaçlı kullandığımız bir cihazdır. Lazer tedavisi gibi bir işlem olmamakla birlikte gebe ve emzirenlerde, kolajen hastalığı olanlarda, ottoimmün hastalığı olanlarda genelde kullanmıyoruz. Yan etki ihtimali çok düşük. Deride hafif bir kızarıklık, belki birkaç gün kabuklanma olabiliyor. Seansları hastanın ihtiyacına göre belirliyoruz. Ayda bir yapıyoruz. Hastanın ihtiyacına göre aralıkları uzatıp kısaltıyoruz” diye konuştu.

Lazer etkili cihazlar hakkında bilgi veren Uzman Doktor Özlem Özcanoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Damar lazeri ile yüzdeki, burun kenarındaki, bacaklardaki, göz kapaklarındaki ve göz çevresindeki görünen yüzeysel ve genişlemiş damarları hedef alıyoruz. Örneğin bacaklardaki damarlanmaları hastaların mutlaka kalp damar cerrahisi görüşü derin damarlarda bir yetmezlik varsa onların tedavisi ile birlikte yok edebiliyoruz. Gebeler, emzirenler, ottoimmün hastalığı olanlar, yoğun kan sulandırıcı kullanan hastalara uygulayamıyoruz. Lazer cihazlarının hiçbirisi tüyü yüzde 100 yok etmez. Lazerde tüylenmenin yüzde 75-80 arasında çok iyi bir başarı olarak kabul ediliyor. Kliniğimizde alexandrite lazer makinası kullanıyoruz. Özellikle açık ten ve koyu renk kılda etkilidir. En etkili cihazdır. Koyu cilde uygun değildir. Kalıcı iz, ciddi lekeler doğurabilmektedir. Endiyak lazer ise koyu tenli hastalarda ve koyu renkli kıllarda kullanıyoruz”

“NEMLENDİRİCİ İLAÇLARLA ELİMİZİN DIŞINDA BARİYER OLUŞTURUYORUZ”

Derideki hastalıkların tedavisi ile ilgili bilgi veren Özcanoğlu, “El egzaması bazen kuru bazen sulantılı yer yer deride çatlamaların olduğu bazen kaşınan bazen yanma ve batmanın eşlik ettiği özellikle kimyasallar tarafından tetiklenen bir temas alerjisidir. Tanısını klinik muayene ile koyuyoruz. Hastalığın yaygınlığına göre bir tedavi uyguluyoruz. Krem, ağızdan ilaçlar ve gerekirse iğne tedavisi verebiliyoruz. Her hastaya gliserin içeren kalıp sabunlar kullanmalarını öneriyoruz. Egzama bulaşıcı değildir. Nemlendirme çok önemli. Nemlendirme deri ile alerjen maddelerinin arasında bir koruyucudur” dedi.

Özcanoğlu,” Uyuz hastalığı da Aydın başta olmak üzere artan salgın bir hastalıktır. Uyuz bulaşıcı bir hastalıktır. Bir parazitin deriye yerleşmesiyle ortaya çıkan bir hastalık. Eşya, vücuttan bulaşır. 15 dakikada bulaşabilir. Uyuz da en temel kaşıntı gece banyodan sonra artan kaşıntıdır. Uyuz vücutta sıcak noktaları sever. Koltuk altı, meme çevresi, göbek çevresi, kasıklar ve parmak arasında kaşıntı olur. Gündüz bir sorun yok gece kaşıntı başlıyor. Kükürtlü ilaç karışımları, çay ağacı yağı içeren yıkama banyoları ile tedavi ediyoruz” diye konuştu.

Saç mantarı hakkında bilgi veren Özcanoğlu şu sözleri ifade etti: “Saç mantarında yaş çok önemlidir. Genellikle saçta mantar çocukluk çağında olur. Çocuklukta olan saç mantarları saç dökülmesi yapar. Tedavi edilmezse kalıcı saç dökülmesi olur. Günde 100, bahar dönemlerinde 150 tele kadar saç dökülmesi normal olabiliyor. En sık saç dökülmesi genetik faktörlerle etkili oluyor. Kalp, romatizma, psikiyatrik ilaçlar, kan sulandırıcılar dökülme yapabiliyor. Hormonların dengesizliği, ağır ameliyatlar, ateşli hastalıklar, doğum sonrası ve streste saç dökülmesinde etkilidir. Kontrolsüz diyetler, b12, demir, biyotin, çinko eksikliği saç dökülmesini etkiler. Saçı destekleyici, besleyici, gerekirse prp, mezoterapi gibi işlemlerle tedaviyle dökülmeyi önleyebiliyoruz. Genetik olmadıkça saç dökülmesi tedavi edilebilir. Prp tedavisinde hastanın kendi kanını alıyoruz. Santrifüz denilen kanalla plazma kısmını hastaya enjekte edebiliyoruz. Leke, akne tedavilerinde uygulayabiliyoruz”

Botoks tedavisini kaz ayakları, diş sıkma gibi gençleştirme etkisinin yanında el ve ayak terlemesi, yüz terlemesinde kullanıldığını ifade eden Özcanoğlu, “Botoks kas sistemini bloke eden bir işlemdir. Botoks yaptırma yaş aralığı 20 li yaşlara kadar düştü” dedi.

Özcanoğlu, “Güneş koruyucularını, güneşin oluşturduğu deri kanserlerini, lekeyi, izleri tedavi etmek için hem daha fazla süre ve hem daha fazla maliyet gerektirdiği için yaz kış cildin korunmasını öneriyorum. Uygun güneş koruyucu seçimi de cildimiz için önemlidir. Yaz aylarında sabah 11 ile 16.00 arasında güneşten korunmak gerekir. Ciddi güneş yanıklarında öncelikle yanık tedavisi yapıyoruz. Kronik güneş lekesi tedavisinde leke mezoterapiler, leke prpleri ve leke lazerleri uyguluyoruz. Herkesin cilt sağlığına önem vermesini istiyorum” dedi. (Erdal Aydın)

"Cilt bakımında çok ürün değil doğru ürün kullanmak gerekiyor"